9.04.2011

Daha Önce Böyle Penaltı Atışı Gördünüz Mü ?


Görüntüler İsviçre Amatör Ligi'nde oynanan FC Sempach maçına ait. Penaltının başına gelen oyuncu ise 16 yaşındaki Finlandiyalı oyuncu Joonas Jokinen.

Daha önce böyle bir penaltı vuruşuna tanıklık eden olduğunu sanmıyorum. Ve tabii bundan sonra da bu oyuncu dışında kimsenin bu şekilde penaltı atışını deneyeceğini pek sanmıyorum. Hatta bunu evde yalnız yada mahalle maçlarında, halı saha maçlarında denemeyin diye de bir uyarı yapmakta fayda var.

8.04.2011

Hafta Sonu Futbol

8 Nisan Cuma

20:00 Bursaspor-Antalyaspor / Lig TV
21:30 E.Frankfurt-Werder Bremen / TRT 3 & TRT HD

9 Nisan Cumartesi

14:00 Denizlispor-Samsunspor / TRT 1
14:00 Bucaspor-Karabükspor / Lig TV
14:45 Wolves-Everton / PL TV
16:00 Konyaspor-Manisaspor / Digi Kanal
16:30 Hamburg-Dortmund / TRT 3 & TRT HD
17:00 Chelsea-Wigan / Spormax
17:00 Manchester United-Fulham / PL TV
19:00 Eskişehirspor-Fenerbahçe / Lig TV
19:00 Inter-Chievo / TV8 & Spormax
19:00 A.Bilbao-Real Madrid / NTV Spor
19:30 Stuttgart-Kaiserlaustern / TRT HD
21:00 Barcelona-Almeria / NTV Spor
21:45 Udinese-Roma / Spormax
22:00 Brest-Rennes / Kanal A
23:00 Mallorca-Sevilla / NTV Spor

10 Nisan Pazar

13:30 Juventus-Genoa / TV8
14:00 İBB-Sivasspor / Digi Kanal
14:00 Gaziantepspor-Ankaragücü / Lig TV
14:00 Orduspor-Adanaspor / TRT Anadolu
14:00 Giresunspor-Altay / TRT 1
14:30 Spor Toto 2. Lig Beyaz & Kırmızı Grup 30. Hafta Maçları
15:30 Ajax-Groningen / Beyaz TV
15:30 Blackpool-Arsenal / Spormax
16:00 Lazio-Parma / TV8
17:00 Gençlerbirliği-Kayserispor / Digi Kanal
17:30 PSV-Heerenveen / Beyaz TV
18:00 Aston Villa-Newcastle / Spormax & PL TV
18:00 Marseille-Toulouse / Kanal A
18:30 Leverkusen-Saint Pauli / TRT 3 & TRT HD
19:00 Galatasaray-Trabzonspor / Lig TV
19:00 Rizespor-Kartalspor / TRT 1
21:45 Fiorentina-Milan / Spormax & TV8
22:00 Lyon-Lens / Kanal A

11 Nisan Pazartesi

20:00 Kasımpaşa-Beşiktaş / Lig TV
20:00 Gaziantep BB-Boluspor / TRT Anadolu
22:00 Liverpool-Manchester City / Spormax & PL TV

7.04.2011

Tarihi Mağlubiyetten Sonra Lucescu!


Çeyrek final kuraları çekilmeden önce Guardiola en çekindiği takımın Shaktar olduğunu söylemişti. Buna rağmen maçın henüz 1. dakikasından itibaren büyük baskı kuran ve maçı %70 topa sahip olma oranı ile tamamlayan Barcelona Nou Camp'tan 5-1'lik galibiyetle ayrıldı.

Bu sezon 10. kez 5 ve üstünde gol atarak galip gelen Barcelona için bu skor alışılmış bir skor olsa da Lucescu yönetimindeki Shaktar Donetsk için tarihi bir mağlubiyet oldu ve çeyrek finale erken havlu attılar.

2004-2005 sezonunda Shaktar'ın başına geçen Lucescu 7. sezonunu geçirdiği Ukrayna ekibinin başında 2. kez bir maçtan 5 gol yiyerek mağlup ayrıldı. İşin ilginci diğer farklı mağlubiyetin de bu sezon gruplarda Arsenal'a karşı yine 5-1'lik skorla olması. Shaktar o mağlubiyete rağmen grubunu 15 puanla lider tamamlamıştı.

Hem Real Madrid'in hem de Barcelona'nın ilk maçlarını 4 farklı skorlarla geçmesi ile birlikte Şampiyonlar Ligi'nde 'El Classico' yarı finali olması hemen hemen kesinleşmiş oldu. Bu sayede 18 günlük bir süreç içinde 4 tane 'El Classico' maçı izleme şansına erişeceğiz ki bu şans herhalde yüzyılda 1 gelir :)

Rooney'nin Fizik Kurallarını Hiçe Sayan Gol Sevinci!

Chelsea ve Manchester United, 2008 yılındaki finalden sonra Şampiyonlar Ligi'nde ilk kez birbirlerine rakip oldu.

O zaman gülen taraf penaltılarla Manchester United olmuş ve Alex Ferguson kariyerinin 2. Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu yaşamıştı. Stamford Bridge'te oynanan bu maçı ise 35 gün önce burada 2-1 galip gelen Chelsea değil Manchester United kazandı ve 2008'in rövanşını vermedi.

Bu maçta forma giyerek Manchester United'ın Şampiyonlar Ligi'nde forma giyen en genç yaşlı futbolcusu ünvanını ele geçiren Ryan Giggs'in asistinde Rooney'nin attığı tek golle karşılaşmayı 1-0 galip tamamlayan Manchester United, 6 gün sonr Old Trafford'ta oynanacak rövanş maçı öncesinde büyük bir avantaj sağladı.

Şampiyonlar liginde 23. golünü atan Rooney'nin resimde görülen gol sevinci ise uzun süre konuşulacak cinsten. Aslında maç içinde izleyince pek anlaşılmıyor ama yukarıda görülen fotoğrafı kim nasıl bir açı ile çektiyse artık harika bir 'O an' yakalamış :)

Bu arada Salı günü 'Papatyam' işkencesi çektiren Star Tv'ye Çarşamba günü de bizlere 'İlker Yasin' işkencesi çektirdiği için ayrı bir teşekkür etmek gerekiyor. Evra'nın 45+'da çizginin üstünden çıkardığı şutu 'Top ağlarda' diye anlatacak başka kaç spiker vardır ki dünyada di mi ?

6.04.2011

Real Madrid'e Turu Getiren Adam!

Bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde maçlarını izlerken en çok keyif aldığım takımlardan biri Tottenham'dı. Kalalerinde çok gol görseler de bu tura kadar Şampiyonlar Ligi'nde en çok gol atan takım Real Madrid ile birlikte Tottenham'dı.

Çeyrek final kurasında en çok gol atan 2 takımın eşleşmesi futbolseverler olarak çok çekişmeli ve heyecan dolu 2 maç izleyeceğimizi gösteriyordu. Bir tarafta Mourinho'nun gelişi ile 6 sezonun ardından ilk kez çeyrek finale yükselen Real Madrid diğer tarafta ilk kez katıldığı Şampiyonlar Ligi'nde Inter'i ve Milan'ı saf dışı bırakan Tottenham.

La Liga maçlarında Güiza'yı aratmayan bir performans sergileyen Adebayor, Nobre'nin G.Saray maçlarında sürekli gol atması gibi Tottenham maçlarında sürekli gol atıyordu. Daha önce Tottenham'a karşı 9 maçta 8 golü bulunan Adebayor daha kaleye ilk şutunda fileleri havalandırdı. Maçı 2 golle tamamlayan Togolü golcü Tottenham'a karşı 10 maçta 10 gole ulaştı.

Maçın gollü geçmesini, Tottenham'ın en azından Real Madrid'in 1 eksiği kadar gol atmasını bekliyordum ama 15. dakikada Peter Crouch'un 2. sarı karttan atılması planda yoktu. Şampiyonlar Ligi tarihinin çift sarı karttan atılan en erken oyuncusu olan Crouch, Harry Redknapp'ın tüm planlarını alt üst ederken, 2. yarıda iyice kendi yarı sahasına kapanan Tottenham sahadan 4-0'lık bir mağlubiyetle ayrıldı.

Peter Crouch oyundan çıkarken onu ilk teselli eden kişi ise Jose Mourinho oldu. Belki de bu bir teselli değil teşekkürdü. Çünkü maçtan önce Mourinho bile bu turu bu kadar kolay geçeceklerine ihtimal vermiyordu eminim.

Stankovic Bunu Hep Yapıyor!



Dün gece oynanan çeyrek final maçları ile birlikte Şampiyonlar Ligi'nde heyecan kaldığı yerden devam ediyor.

Bir önceki turda Bayern Münih'i son dakika golü ile eleyen Inter'in bu turdaki rakibi yine Almanya'dan Schalke olmuştu. Guiseppe Meazza Stadı'nda oynanan ilk öaçta Inter 2 kez öne geçmesine rağmen sahadan 5-2'lik tarihi bir hezimetle ayrılarak yarı final şansını mucizelere bıraktı.

Şüphesiz bu 5-2'lik sonuç sadece çeyrek final maçları için değil, bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde oynanan tüm maçlar dikkate alındığında en çarpıcı sonuç olarak göze çarpıyor. Bundesliga'da küme düşmeme mücadelesi veren Schalke, Magath'ın yerine gelen Ralf Rangnick ile Şampiyonlar Ligi'nde unutulmaz bir sezon yaşamaya devam ediyor.

Maçın henüz 23. saniyesinde yaklaşık 50 metreden attığı gol ile takımını 1-0 öne geçiren Stankovic'in golü ise uzun süre konuşulacak gibi. Schalke kalecisi Neuer'in ceza sahası dışına çıkıp topu kafası ile uzaklaştırmasını fırsat bilen Stankovic tam topun düştüğü yerde bulunarak harika bir gole imza attı.

Ama Stankovic'in bu şekilde attığı ilk gol değil bu. 17 Ekim 2009 tarihinde Genoa ile oynanan lig maçında Sırp oyuncu 45+4. dakikada bu golün neredeyse tıpa tıp benzerini Amelia'nın koruduğu kaleye atmış ve takımını 3-0 öne geçirmişti. Mourinho yönetimindeki Inter'in deplasmanda oynadığı Genoa maçını 5-0 kazandığınıda hatırlatalım.

4.04.2011

Bu Bir 'Andre Villas Boas' Yapımıdır!

Geride bıraktığımız haftasonu Portekiz liginde çok önemli bir karşılaşma vardı. Ev sahibi Benfica için bu maç belki şampiyonluk yolunda çok kritik bir maç değildi ama deplasman ekibi Porto için yendiği takdirde şampiyonluğunu ilan edeceği bir maçtı.

24 kez şampiyon olarak 32 şampiyonluğu bulunan Benfica'nın ardından Portekiz liginde en çok şampiyonluk yaşayan takım olan Porto son 8 yılda da 6 şampiyonluk yaşarak büyük bir başarıya imza attı.

Diğer 2 şampiyonluğu da Benfica'ya kapıtran Porto özellikle geçen sezon Braga'nın da gerisine düşerek ligi 3. bitirip Şampiyonlar Ligi'ne bile katılamayınca takımı 2006'dan beri çalıştıran ve Porto'yu 3 kez şampiyon yapan 64 yaşındaki Jesualdo Ferreira ile yollar ayrıldı. Yerine Porto'yu çalıştırdığı dönemde Jose Mourinho'nun yardımcılığını da yapmış Andre Villas Boas göreve getirildi.

Henüz 33 yaşında olan Boas birçok açıdan Mourinho ile benzerlikte gösteriyor. Pek karlak bir futbolculuk geçmişi yok. Mourinho gibi Bobby Robson'un yanında pişmiş bir teknik direktör. Mourinho gibi Robson'un tercümanlığını yapmadı ama başka ülkelere gidip maçları takip ederek sürekli bilgi alışverişinde oldu. 2009 yazına kadar da hem Porto, hem Chelsea, hem de Inter Milan'da Mourinho'nun yardımcı antrenörlerinden biri oldu.

Ekim 2009'da ilk kulüp teknik direktörlük deneyimini Academica ile yaşayan genç teknik adam ligin son sırasındayken aldığı Academica ile sezonu düşme hattının 10 puan üstünde 10. sırada
olarak tamamladı.

2 Haziran 2010'da Porto'nun başına geçen Boas ilk resmi maçında Portekiz Süper Kupası'nda Benfica'yı 2-0 mağlup ederek sezona harika bir giriş yaptı ve devamınıda şu güne kadar getirdi.

Benfica maçına çıkana kadar ligde oynadığı 24 maçta sadece 2 beraberlik aldı ve hiç yenilgi yüzü görmedi. Ezeli rakibi Benfica'yı hem de Benfica'nın sahasında 2-1 yenerek ligin bitimine 5 hafta kala Benfica'nın 16 puan önünde şampiyonluğunu ilan etti. Ligde iç sahada oynadığı 13 maçın tamamından galip ayrıldı.

Her ne kadar uzun yıllar sona Porto ilk kez Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmese de Avrupa Ligi'nin açık ara favorisi olarak Portekiz ekibi gösteriliyor. Beşiktaş'ın da yer aldığı L grubundan 5 galibiyet 1 beraberlikle çıkan Porto, son 32'de Sevilla'yı son 16'da ise CSKA Moskova'yı eleyerek bu kupada ne kadar favori olduğunu bir kez daha ispatlamıştı.

Geçen sezon kabus gibi bir sezon geçiren Porto, 'Yeni Mourinho' olarak adlandırılan Boas'ın önderliğinde bu sezon başarıdan başarıya koşuyor. Porto'yu şampiyon yapan en genç 3. teknik direktör olarak tarihe geçen Bosa'ya şimdiden Liverpool ve Juventus gibi kulüpler merceğina aldı bile.


Bu arada yukarıdaki resim de Benfica-Porto maçının en ilginç karelerinden biri. Maç sonunda resmen şampiyonluğunu ilan eden Portolu futbolcular maçtan sonra şampiyonluk turu atıyorlar Estadio da Luz Stadyumu'nun çimlerinde.

Portolu futbolcuların şampiyonluğu kutlamak hakları ama Benficalı yöneticiler daha fazla buna dayanamarak stadyumun ışıklarını kapatıyor. Portolu futbolcular ise hiçbişey olmamış gibi onları çeken kameraların ışıkları ve Estadio da Luz Stadyumu'ndaki reklam panolarının ışıkları ile şampiyonluk sevinçlerini kesmiyor.

Aşağıdaki videoda stadyumların ışıklarının kapandığı an gayet komik :)


Arşivlik Maç + Cavani Şov!

3.04.2011

Juninho Hala Bildiğiniz Gibi!


8 sezon Lyon'da top koşturup Fransa'da efsane olduktan sonra yaşı dolayısı ile 2009 yılında Katar ligi takımlarından Al-Gharafa'ya transfer olan Juninho Katar'da da frikik gollerine devam ediyor.

Geçen sezon Juninho'nun takımı Al-Gharafa ligi şampiyon olarak tamamlarken sezonu 20 maçta 7 golle tamamlayan Brezilyalı yıldız, Katar Futbol Federasyonu tarafından 'Yılın Oyuncucu' seçilmişti.

Bu sezonda attığı frikik golleri ile takımını yine şampiyonluk yarışından tutan 35 yaşındaki futbolcu 2 sezonda Al-Gharafa forması ile toplamda 13 gol atarken bu gollerin 7'sini frikikten attı.

Juninho'nun son kurbanı Al-Rayyan takımı olmuş. Katar'da sezonun bitimine 2 hafta var ve Juninho'nun sözleşmesi sezon sonunda bitiyor. Bakalım gelecek sezon Juninho'nun bu muhteşem frikik gollerini hangi takımda izleyeceğiz.
Related Posts with Thumbnails