5.02.2011

3 Gün Arayla 2 'El Classico' Heyecanı!


Haftaiçi oynanan İspanya Kral Kupası rövanş maçları sonrasında beklendiği gibi Barcelona ve Real Madrid finale yükseldi.

Barcelona ilk maçta sahasında 5-0 yendiği Almeira'yı rövanş maçında 3-0 yenerken, Real Madrid de ilk maçta deplasmanda 1-0 yendiği Sevilla'yı Santiago Barnebeu'da 2-0'lık skorla geçerek finale çıktı.

Özellikle son 3 sezondur İspanya Ligi'ni domine eden ve diğer 18 takımı puan olarak kendilerine yaklaştırmayan bu 2 takım İspanya Kral Kupası'nda tam 21 yıl sonra finalde karşı karşıya gelecekler. 1990 yılında Valencia'da oynanan maçı Barcelona 2-0 kazanmıştı.

İspanya Kral Kupası finali bu sene 20 Nisan'da Valencia'nın Mestelle Stadı'nda oynanacak. İşin ilginç yanı ise 17 Nisan tarihinde lig maçında da bu 2 takımın karşılaşacak olması.

Şahsen ben bunun tesadüf olmadığını ve bu fikstürlerin önceden ayarlanmış olacağını düşünüyorum ama yine de Barcelona'nın olmasa bile Real Madrid'in finale kadar çıkacağını herkes tahmin edemezdi.

Her ne kadar ligde Barcelona 7 puan farkla lider olsa da ligin 32. haftasında Santiago Bernabeu'daki maç ve 3 gün sonra Mestella Stadı'ndaki maç bu sezon İspanya'da hangi takımın daha büyük olduğunu ispatlayacak.

Real Madrid'in 5-0'lık ilk maçın etkisinde kalarak puan farkı fazla olsa bile intikam duygusu ile her 2 maçta da ne kadar hırslı olacağını düşünürsek 17 ve 20 Nisan tarihleri için başka bir plan yapmamak en iyisi.

4.02.2011

Hafta Sonu Futbol

4 Şubat Cuma

20:00 Bursaspor-Sivasspor / Lig TV
21:30 Dortmund-Schalke 04 / TRT 3
21:45 Ajax-De Graafschap / Beyaz TV

5 Şubat Cumartesi

14:00 Kasımpaşa-İBB / Digi Kanal
14:00 Ç.Rizespor-Denizlispor / TRT 1
14:45 Stoke-Sunderland / Spormax & PL TV (HD)
16:00 Beşiktaş-Karabükspor / Lig TV
16:30 FC Köln-Bayern Münih / TRT 3
17:00 Newcastle-Arsenal / Spormax & PL TV (HD)

17:00 Kayserispor-Ankaragücü / Digi Kanal
19:00 Manisaspor-Fenerbahçe / Lig TV
19:30 Wolves-Manchester United / Spormax & PL TV (HD)
19:30 M'Gladbach-Stuttgart / TRT 3 & TRT HD
20:45 PSV-Ado den Haag / Beyaz TV
21:45 Cagliari-Juventus / Spormax (HD)
22:00 Rennes-PSG / Kanal A
23:00 Barcelona-A.Madrid / NTV Spor

6 Şubat Pazar

13:30 Mersin İdman Yurdu-Samsunspor / TRT 1
13:30 Vitesse-Feyenoord / Beyaz TV
13:30 Bologna-Catania / TV8 & Spormax (HD)
14:00 Konyaspor-Gaziantepspor / Digi Kanal
14:15 Rangers-Celtic /(Scottish FA Cup)
15:30 West Ham-Birmingham / Spormax & PL TV (HD)
15:30 Utrecht-Twente / Beyaz TV
16:00 Genoa-Milan / TV8
16:00 Trabzonspor-Antalyaspor / Lig TV
16:30 Hamburg-St Pauli / TRT HD
17:00 Gençlerbirliği-Bucaspor / Digi Kanal
18:00 Chelsea-Liverpool / Spormax & PL TV (HD)
18:00 Sevilla-Malaga / NTV Spor
18:00 Auxerre-Lille / Kanal A
18:30 Freiburg-E.Frankfurt / TRT HD
19:00 Altay-Diyarbakırspor / TRT 1 & TRT 6
19:00 Galatasaray-Eskişehirspor / Lig TV
20:00 Real Madrid-Real Sociedad / NTV Spor
21:45 Inter-Roma / TV8 & Spormax (HD)
22:00 Valencia-Hercules / NTV Spor
22:00 Lyon-Bordeaux / Kanal A

3.02.2011

Haftanın Fotoğrafı!

Chelsea'ye transfer olmasından sonra Liverpool taraftarları o çok sevdikleri, adına beste yaptıkları Torres'in 'Mavi' forma giymesini hazzedemeyince formasını yakmışlar.

Yazın aynı durum NBA'de Lebron James'in başına gelmiş, Miami'ye gittiğini açıklayınca Cleveland taraftarları Lebron James'in formasını yakmıştı.

Atletico Madrid forması giyerken bir maçta yanlışlıkla pazubandının çıkması sonucu 'You Will Never Walk Alone' yazısının görüntülere yansıması ve Liverpool'da geçirdiği sezonlarda çok başarılı olması ve kalpten oynaması Anfield Road tribünlerinin ona adeta tapmasını sağlıyordu. Gerrard'tan sonra belki de taraftarların en sevdiği futbolcuydu Torres.

Liverpool'da şampiyonluk yaşama şansının imkansız olduğunu o da biliyor ve bu sebeple Chelsea'nin yolunu tuttu. Kendince haklı sebepleri olsa da Liverpool taraftarlarının bunu hazzetmesi biraz zaman alacak.

Bu haftasonu Premier Lig'de Chelsea-Liverpool maçının olduğunu ve Torres'in 'Mavi' forma ile ilk maçında 'Kırmızılar'a karşı oynayacağını da dip not olarak belirtelim.

2.02.2011

Son Gün Transferleri!

Her transfer döneminde olduğu gibi 2011'in 'ara transfer' döneminde de son günde birbiri ardında transfer bombaları patladı. Özellikle İngiltere'de Torres transferinin domino etkisi ile transfer piyasası allak bullak oldu, rekorlar kırıldı.

İngiltere ve bazı ülkelerde resmi transfer 31 Ocak günü 23.59'da sona ererken, Türkiye'nin de arasında bulunduğu birçok ülkede ara transfer dönemi 1 Şubat 17.00'da resmi olarak sona erdi.
Lafı pek uzatmadan son günün transfer bombalarına geçelim;

Chelsea 1.5 senedir peşinden koştuğu ve Abramovich'in en büyük rüyası olan Fernando Torres'i 58 milyon euro bonservis bedeli ile kadrosuna kattı. 'Kırmızı'lardan 'Maviler'e geçen İspanyol oyuncu ile 5.5 yıllık sözleşme imzalanırken bu süreçte Torres'in kendisine 52 milyon euro verilecek. Torres kendisine verilen 58 milyon euro ile C.Ronaldo (94 milyon euro), Zidane (75.8 milyon euro), Ibrahimovic (66 milyon euro), Kaka (65 milyon euro), ve Figo (61 milyon euro)'nun ardından 'dünyanın en pahalı 6. futbolcusu' oldu.

Steven Gerrard'tan sonra takımın en önemli oyuncusu Torres'i Chelsea'ye gönderen Liverpool, İspanyol golcünün boşluğunu Andy Carroll ve Luis Suarez ile doldurdu. Newcastle United forması ile son 1.5 sezonda 62 maçta 30 gol atan 22 yaşındaki Andy Carroll için Liverpool 42 milyon euroluk bir bonservis bedeli ödeyerek 'kulüp tarihinin en pahalı transferi' oldu. Ajax'la 3.5 yılda 107 maçta 89 gol atan 23 yaşındaki Uruguaylı golcü için de Liverpool Hollanda ekibine 26.5 milyon euro ödedi.

Chelsea'nin son gün transfer bombası sadece Fernando Torres'le sınırlı kalmadı. Londra temsilcisi Benfica'nın 23 yaşındaki Brezilyalı stoperi David Luiz'i 25 milyon euro bonservis bedeli ile transfer etti. Son güne kadar sessiz kalan Abramovich son gün kesenin ağzını sonuna kadar açarak 80 milyon eurodan fazla meblağ ödedi transferlere.

Her zaman 'yaşlı takım' sıfatı yakıştırılan Milan, bu sıfatına uygun transfer yapmayı sürdürüyor. 25 Ocak günü B.Münih'in 33 yaşındaki orta saha oyuncusu Mark Van Bommel'i transfer eden Milan, transferin son gününde de savunmasını yaşlı bir oyuncu ile takviye etti. 8 senedir Juventus forması giyen 34 yaşındaki Legrottaglie artık Milan forması ile ter dökecek.

Almanya'da 31 Ocak'ı en hareketli geçiren kulüp Wolfsburg oldu. Bu sezon kötü günler geçiren Wolfsburg transferin son gününde Stoke City'den Tuncay Şanlı, 8 milyon euroya Leverkusen'in 26 yaşındaki golcüsü Patrick Helmes, 2 milyon euroya Asya Kupası'nda gol kralı olan Güney Koreli 21 yaşındaki golcü Koo-Ja-Choel ve Anderlecht'in 29 yaşındaki Çek orta saha oyuncusu Jan Polak'ı transfer etti.

2008'de transfer olduğu Juventus'ta 71 maçta sadece 17 gol atan Amauri kiralık olarak 2000-2003 yılları arasında oynadığı Parma'ya döndü. 30 yaşındaki Brezilya asıllı İtalyan oyuncunu 10 senede Serie A'da 240 maçta 62 gol attı.

Beklentileri karşılayamayan Amauri'yi Parma'ya gönderen Juventus son bir hamle ile son gün Cagliari'den Alessandro Matri'yi 15.5 milyon euroya kadrosuna kattı. Milan altyapısından yetişen 26 yaşındaki golcü Cagliari forması ile son 1.5 sezonda 24 gol atmıştı.

2008 yılında Barcelona'dan Tottenham'a transfer olan Giovanni Dos Santos 3. kez kiralık olarak başka bir kulübün yolunu tuttu transferin son gününde. 21 yaşındaki Meksikalı yıldız 2009 yılını Ipswich, 2010 yılını Galatasaray'da kiralık olarak geçirdikten sonra 2011 yılını da kiralık olarak Racing Santander'de geçirecek. Dos Santos'un 3 sezonda Tottenham'la çıktığı toplam maç sayısı ise 18.

2-3 hafta önce Galatasaray'ın gündemine gelen ama transferi bir türlü gerçekleşmeyen Newell's Old Boys'un 10 numarası Formica transferin son gününde 3.5 milyon pounda Blackburn Rovers'a transfer oldu. Newell's Old Boys forması ile 5 sezonda 86 maçta 22 gol atan Formica yeni takımında da 10 numaralı formayı giyecek.

21 Ocak günü Kenny Miller'ı transfer ederek tüm dikkatleri üzerine çeken Bursaspor, Villarreal'in Amerikalı golcüsü Altidore'u 31 Ocak günü 6 aylığına kiralık olarak kadrosuna kattı. İspanyol ekibinde bu sezon 14 maçta 2 gol atan 21 yaşındaki golcü 29 Mayıs tarihinde ABD'nin 2-1 yendiği hazırlık maçında Türkiye'ye 1 gol atmıştı.

Bursasporla sezon sonu sözleşmesi sona eren ve sözleşme imzalamadığı için Eren Albayrak ile beraber kadro dışı bırakılan 1992 doğumlu Muhammet Demir takasla Gaziantepspor'a transfer oldu. Geleceğin yıldız adaylarından olan ve alt yaş grubunda 44 milli maçta 37 gol atan Trabzon doğumlu oyuncunun 2-3 ay önce Trabzonspor'a transferi gerçekleşmemişti.

Gaziantepspor'un 22 yaşındaki orta saha oyuncusu Ahmet Arı, Muhammet Demir'e karşılık takas yoluyla Bursaspor'a transfer oldu.

Ara transfer döneminde önce 6.5 milyon pounda Lyon'dan Makoun'u alan, 4 gün sonra da kulüp rekoru kırarak 18 milyon pounda Darren Bent'i kadrosuna katan Aston Villa, transferin son gününde M.Gladbach'ın 23 yaşındaki Amerikalı yıldızı Michael Bradley'i kiralık olarak kadrosuna kattı.

Galatasaray'ın sezon başı transfer ettiği 5 yerli futbolcudan biri olan Mehmet Batdal kiralık olarak Konyaspor'a transfer oldu. Sezon başı alınan diğer 4 futbolcudan Ali Turan Antalyaspor'a, Serdar Özkan Ankaragücü'ne, Musa Çağıran da kiralık olarak Konyaspor'a transfer olmuştu. Denizlispor'dan alınan Çağlar Birinci ise bir türlü sakatlıktan kurtulamadı.

Chelsea'nin Torres transferinde ilk olarak takasta verilmesi düşünülen ama Liverpool'un reddetmesi ile takımda kalan Daniel Sturridge, Premier Lig takımlarından Bolton'a kiralık olarak gönderildi. 2009'da M.City'den Chelsea'ye transfer olan 21 yaşındaki golcü 2 sezonda 26 kez 'Maviler' forması giydi ve 1 gol attı.

Sezon başında M.City'den James Milner'ın transferi için takas olarak Aston Villa'nın yolunu tutan Stephen Ireland, City günlerindeki performansının çok uzağında kalmıştı. Son gün Aston Villa, Bradley'i kadrosuna katınca Ireland da kiralık olarak Newcastle United'ın yolunu tuttu.

2005-2007 yılları arasında Bayern Münih'te top koşturan İranlı golcü Ali Karimi Schalke'ye transfer olarak tekrar Bundesliga'nın yolunu tuttu. Son 2 sezondur İran'ın Steel Azin takımında forma giyen ve 39 maçta 14 gol atan 32 yaşındaki Karimi 5 ay oynayacağı Schalke'de 10 numaralı formayı giyecek.

FM oyununun en büyük yıldızlarından olmasına rağmen beklenen patlamayı bir türlü gerçekleştiremeyen Adu, son 4 sezonda 4. kez kiralandı. 2007 yılında Amerika'dan Benfica'ya transfer olan Adu, Monaco, Belenenses ve Aris'ten sonra kiralık olarak Çaykur Rizespor'a geldi.

Ülkesine dönen Brezilyalılar kervanına Liedson da katıldı. 2003 yılından beri Sporting Lizbon forması giyen ve 313 maçta 173 gol atan Brezilyalı golcü, Portekiz'e transfer olduğu Corinthias kulübüne geri döndü.

2002 Dünya Kupası'nda yıldızı parlayıp Liverpool'a transfer olan El Hadji Diouf, Bolton, Sunderland ve Blackburn maceralarından sonra Rangers'a kiralık olarak transfer oldu. 30 yaşındaki Senegalli golcünün bonservsi hala Blackburn Rovers'ta.

Eidur Gudjohnsen 31 Ağustos'ta Monaco'dan Stoke City'e transfer olarak yaz döneminde son gün takım değiştiren oyunculardan olmuştu. İzlandalı golcü ara transferde de son günde takım değiştirdi. 32 yaşındaki golcü Fulham'a kiralık olarak transfer oldu.

Dünyanın En Şık 5 Teknik Direktörü!

La Gazzetta dello Sport, futbol dünyasının en şık 5 teknik direktörünü ve giysilerinin fiyatlarını belirledi.

Gazetenin cumartesi eki “Sport Week”in araştırmasına göre en şık hocalar; Milan’ın İtalyan çalıştırıcısı Massimiliano Allegri, Manchester City’nin İtalyan hocası Roberto Mancini, Barcelona’nın İspanyol antrenörü Pep Guardiola, Real Madrid’in Portekizli teknik direktörü Jose Mourinho ve Inter’in Brezilyalı çalıştırıcısı Leonardo oldu.

Listedeki 5 ismin 3'ünün İtalyan olduğu 'en şık teknik direktörler'in giydikleri markalar ve bu şıklık için harcadıkları fiyatlar şu şekilde;

Roberto Mancini / Manchester City - Prada (6010 euro)

Palto 1.100 Euro
Yelek 230 Euro
Takım elbise 900 Euro
Ayakkabı 200 Euro
Kravat 80 Euro
Saat 3.500 Euro

Leonardo Araujo / Inter - Armani (3485 euro )

Palto 1.250 Euro
Takım elbise 1.195 Euro
Gömlek 185 Euro
Kravat 95 Euro
Ayakkabı 350 Euro
Saat 410 Euro

Massimiliano Allegri / Milan - Dolce&Gabbana (3450 euro)

Palto 1.250 Euro
Takım elbise 1.200 Euro
Gömlek 195 Euro
Kravat 95 Euro
Ayakkabı 350 Euro
Saat 360 Euro

Jose Mourinho / Real Madrid - Brioni (3260 euro)


Palto 1.100 Euro
Takım elbise 1.250 Euro
Gömlek 120 Euro
Kravat 60 Euro
Ayakkabı 250 Euro
Saat 480 Euro

Joseph Guardiola / Barcelona - Desquared2 (2985 euro)

Palto 950 Euro
Takım elbise 890 Euro
Gömlek 210 Euro
Yelek 280 Euro
Kravat 105 Euro
Saat 550 Euro

1.02.2011

Hafta İçi Futbol


1 Şubat Salı

21:45 Arsenal-Everton / Spormax (HD)
21:45 Milan-Lazio / TV8 & Lig TV (HD)
22:00 Manchester United-Aston Villa / PL TV

2 Şubat Çarşamba
18:00 İBB-Kasımpaşa / TRT Haber (Türkiye Kupası)
20:00 Beşiktaş-Gaziantep BB / TRT 1 (Türkiye Kupası)
21:00 Almeria-Barcelona / NTV Spor (İspanya Kral Kupası)
21:45 Palermo-Juventus / TV8
21:45 Birmingham-Manchester City / Spormax (HD)
22:00 Liverpool-Stoke / PL TV
23:00 Real Madrid-Sevilla / NTV Spor (İspanya Kral Kupası)

3 Şubat Perşembe

18:00 Gençlerbirliği-Bucaspor / TRT Haber (Türkiye Kupası)
20:00 Gaziantepspor-Galatasaray / TRT 1 (Türkiye Kupası)
21:45 Bari-Inter / Spormax (HD)

O Artık Kırmızı Değil!


Gerek Atletico Madrid forması ile, gerek Liverpool forması ile hayran olduğum futbolculardan biriydi Torres. İspanya'da olduğu gibi Liverpool için de efsanevi futbolculardan biri olma yolunda ilerliyordu ta ki bugüne kadar...

Torres'in Chelsea'ye transfer olması 2011 yılının transfer bombasıdır ve muhtemelen yazın da bundan daha flaş bir transfer olmayacaktır eyvallah da neredeyse Gerarrd kadar sevildiğin bir kulübü bırakıp Chelsea'ye gitmen sana hiç yakışmadı be Torres.

Torres'in bonservisi için verilen 58 milyon euro şu ana kadar bir İspanyol futbolcuya verilmiş en yüksek bonservis bedeli. İngiltere sınırları içinde yapılan transferler içinde de yine en pahalı oyuncu oldu Torres.

Liverpool taraftarları haklı olarak adına besteler yaptıkları Torres'in Chelsea'ye gidişinin ardından formasını yakıyorlar. Bu haftasonu ligde Chelsea-Liverpool maçının olması ise olaya bambaşka bir boyut kazandıracak...

Ceyhun Eriş'in Kariyerindeki 16. Transferi!

FourFourTwo dergisinin Ocak sayısındaki Ceyhun Eriş röportajını okuduktan sonra bu transfer haberini öğrenmek biraz ilginç oldu. Röportajın başlığı "13 takımda oynayan takım" olsa da Ceyhun Eriş, bugün Denizlispor'a imza atarak bu sayıyu 14 yaptı. Yaşı daha 33. 20'ye kadar yolu var bunun :)

Röportajda "Nasıl ki insanlar benim bu kadar çok takımda birden oynamaış olmama şaşırıyorlarsa ben de senelerce aynı takımda oynayanlara şaşıyorum." diyor Ceyhun. Aynı röportajda esprili bir şekilde "Sivasspor'dan ayrılmamı gerektirecek bir durum yok. Henüz" cümlesini de söyleyen Ceyhun'un yeni durağı Denizli oldu. Bu transferle birlikte Ceyhun'un toplam kat ettiği mesafe 31.867 kilometre oldu.


1977 Giresun doğumlu olan Ceyhun Eriş, futbola 10 yaşında Galatasaray altyapısında başladı. 18 yaşında profesyonel oldu ve 1995-1996'da Galatasarayla 2 maça çıktı. Ertesi sezon Fatih Terim'in takımın başına geçmesi ve Hagi'nin transferi ile Çaykur Rizespor'a kiralandı. O gün kim bilebilirdi ki Ceyhun Eriş'in Evliya Çelebi gibi sürekli takım değiştireceğini...

Çaykur Rizespor'da 17 maçta 2 gol atan Ceyhun 1997-1999 yıllarını Göztepe'de kiralık olarak geçirdi. 2 sezonda Göztepe forması ile 55 maçta 20 gol atarak İzmir temsilcisinin Süper Lig'e çıkmasında büyük pay sahibi oldu.

Göztepe'de gösterdiği başarılı performans sonrası bonservisi ile birlikte o sezon Süper Lig'e yükselen 'Jet' Fadıl Akgündüz'ün takımı Siirt Jet-Pa Spor'a transfer oldu Sergen Yalçın, Ersen Martin, Okan Öztürk ile beraber. Siirt Jet-Pa ilk sezonu 7. tamamlasa da ertesi sezon küme düşmekten kurtulamadılar. Buna rağmen Ceyhun 53 maçta 23 gollük bir performans gösterince 2001 yazında Fenerbahçe'ye transfer oldu.

Fenerbahçe'de de sadece 2 sezon durabilen Ceyhun özellikle 2002-2003 sezonunda Ortega'nın gelmesi ile takımda büyük problem yarattı. Herşeye rağmen 2 sezonda toplam 45 maça çıkan Ceyhun toplam 10 gol attı ve bu sefer soluğu Ankara'da aldı.

2003-2004 sezonunu Ankaragücü'nde geçiren Ceyhun sakatlığı sebebi ile sadece 13 maça çıkabildi ve 1 gol attı. Ertesi sezon Gençlerbirliği'ne gitse de sadece yarım sezon durabildi ve 2004-2005 sezonunun devre arasında Konyaspor'a transfer oldu.

Konya'da geçirdiği ilk yarım sezonda 16 maçta forma giyen Ceyhun eski günlerine dönüş sinyali vermeye başladı. 2005-2006 sezonuna da iyi giriş yapan ve 12 maçta 4 gol atsa da o dönem Samsunspor orta sahasında harika bir performans sergileyen Kais ile takas olarak Samsunspor'a transfer oldu. Tabi bu transfer ne Samsun'da 2 sezonda 47 maçta 19 gol atan Kais'e ne de Ceyhun'a yaradı.

Tunuslu Kais sezonun 2. yarısında 9 maçta 1 gol attıktan sonra ülkesine dönerken Ceyhun da Samsunsporla 18 maçta 3 gol kaydettikten sonra ertesi sezon 2. kez Ankaragücü'ne transfer oluyordu.

Ankaragücü'nde yarım sezonda 17'si ligde olmak üzere toplam 20 maça çıkan ve 4 gol atan Ceyhun Eriş, devre arasında 500.000 euro karşılığında Trabzonspor'a transfer olarak 4 büyük kulüpten 3'ünde forma giyen ender futbolculardan oldu.

Ziya Doğan'ın Trabzonspor'unda henüz 2. maçında 2 gol birden atan Ceyhun sezonun geri kalanında gol atamasa da ligdeki 17 maçın 16'sında forma giydi. Trabzonspor'a devre arasında gelen Ceyhun yine bir devre arasında takımdan gönderiliyordu. 2007-2008'de yarım sezonda 5 gol atarken son 2 golü Fenerbahçe'ye 3-2 kaybettikleri maçta geldi.


2007-2008 sezonunun 2. yarısını Konyaspor'da geçiren ve 11 maçta tek golünü Fenerbahçe'ye atan Ceyhun bu kez Türkiye içine değil yurt dışına, Şenol Güneş'in çalıştırdığı Güney Kore ekibi FC Seoul'a transfer oluyordu.

8 Temmuz 2008'de Güney Kore ekibi ile 3 yıllık sözleşme imzalasa da geçirdiği 'zona hastalığı' nedeni ile sadece 5 maça çıkabildi ve 2009'un başında Türkiye'ye dönerek 3. kez Ankaragücü'ne transfer oldu.

Devre arasında geldiği Ankaragücü'nde 2008-2009 sezonunu 12 maçla tamamlarken 2009-2010 sezonunun ilk maçında Diyarbakır deplasmanında 2 gol birden attı. Ankaragücü'nün Galatasaray'ı 3-0 yendiği maç dışında kendini pek gösteremeyen Ceyhun devre arasında yine yurt dışına bu kez İsveç'e transfer oldu.

İsveç ligi takımlarınan Assyriska'da 5 ay forma giyen Ceyhun, 14 maçta 6 gol attıktan sonra yeniden Türkiye'ye bu sefer Sivasspor'a döndü. Sivasspor'daki ilk lig maçında Galatasaray'a karşı 2 asist yaparak takımının 2-1 kazanmasında başrol oynadı. Ligin geri kalanında sadece 2 gol atan ve 12 maçta forma giyen Ceyhun bugün itibarı ile Denizlispor'a imza atsa da sezon sonunda ondan yeni bir transfer daha bekliyoruz :)

Bir Zamanlar CM Efsanesi'ydi. Şimdi Bank Asya 1.Lig'de!

4-5 sene önce Championship Manager muhabbetinin döndüğü bir arkadaş ortamında genç yetenek denildiği zaman herkesin aklına ilk gelen isimdi o. Hepimizin dünya yıldızı bir golcü olmasını beklediğimiz ama bir türlü o beklenen patlamayı yapamayan bir golcü. Kimden mi bahsediyorum ? Tabii ki Freddy Adu'dan.

Henüz 14 yaşındayken DC United takımında profesyonel olarak Amerika spor tarihinin en genç profesyonel olan futbolcusu oldu. Amerika spor tarihinin diyorum çünkü sadece futbol değil, beyzbol, amerikan futbolu, basketbol gibi sporlar da dahil olmak üzere Adu'dan daha genç profesyonel olan bir sporcu gelmedi Amerika'ya.

Pele henüz Adu 15'ine bile girmemişken "Freddy'de kendi gençliğimi görüyorum" açıklaması yaparak kendisinin veliahtı olduğunu söylemişti genç Amerikalı için. Menajer oyunlarının aksine gerçek hayatta beklenen patlamayı yapamayan Adu, MLS liginde 3 sezonda çıktığı 98 maçta sadece 13 gol atabilmişti. Yine de ABD'nin 17 yaşaltı takımındaki 15 maçta 16 gol ve 20 yaşaltındaki 33 maçta 16 gollük performansı gelecek için umut taşınmasına sebep oluyordu.

2006 yılında ismi Chelsea ve Manchester United ile anılsa da 18 yaşında Benfica'ya transfer oldu. Benfica ile 11 maçta 2 gol attıktan sonra henüz beklenen çıkışı yapamayan ve adeta CM'nin yüzünü kara çıkaran Adu sırasıyla Monaco (9 maç), Belenses (3 maç) ve Aris (9 maç 1 gol)'e kiralık olarak gitti.

Yıllardır futbol piyasasasında olmasına rağmen henüz 21 yaşında olan Adu bugün Bank Asya 1.lig ekiplerinden Çaykur Rizespor'a transfer oldu. 13 yaşında Nike ile 1 milyon dolarlık sponsor sözleşmesi imzalayıp dünyanın en çok merakla beklediği bir futbolcudan, Tsigalko, Hadzimehmedovic, Reyad gibi "CM oyunun balonları"ndan biri oldu.

Ben yine de Çaykur Rizespor'da çok iş yapabileceğine hatta Emenike'den daha iyi bir performans sergileyeceğine inanıyorum. Yetenekleri ile Süper Lig'de bile çok rahat iş yapacak bir golcü. 21 yaşında olduğunu unutmayalım. Ama 5-6 sene öncesinin aksine M.United, Real Madrid, Chelsea gibi kulüplere gitmesi artık sadece hayal olur onun için.

31.01.2011

Ümit Özat'a Saha İçerisinde Saldırı!

Hiçkimse çekmedi Ümit Özat'ın Ankaragücü taraftarından çektiği kadar. Takımın başına bu sezonun başında geçen 34 yaşındaki "Süper Lig'in en genç teknik direktörü" bu haftasonu Manisaspor maçında bir taraftarla yaşadığı kavgayla yine gündeme geldi.

Ankara 19 Mayıs Stadı'nda Ankaragücü-Manisaspor'u konuk ederken deplasman ekibi 26. dakikada Kahe'nin golü ile 1-0 öne geçmişti. 42. dakikada Ankaragücü'nün beraberlik golünden sonra Ümit Özat, maç boyunca kendisi aleyhinde tezahürat yapan Ankaragücü taraftarlarına dönerek yumruk hareketi yapıp, elindeki not kağıtlarını fırlatınca tahrik olan bir taraftar sahaya atladı ve olaylar bu dakikadan sonra patladı.

Sahaya atlayan 25 yaşındaki Ankaragücü taraftarı Muhammet Birşat Kahraman Ümit Özat'a yumruk atarken, pehlivan edasındaki Ümit Özat'tan yediği yumrukla ve araya girenlerin etkisi ile kendini bir anda yerde buldu. Sinirini alamayan Ümit Özat yerdeki taraftara tekme atmaya devam ederken araya girenlerin sayesi ile sahaya atlayan taraftar daha fazla dayak yemekten kurtuldu.

Bu olaylar sadece Türkiye sınırları içinde kalmadı tabi. İspanyol Marca.com sitesi de bu olayın haberini yapmış olay anının videosunu vererek.

Olaylardan sonra maçın hakemi Abdullah Yılmaz, Ümit Özat'ı tribünlere gönderirken 34 yaşındaki teknik adam maç sonunda bu sezon yanlış hatırlamıyorsam 4 ya da 5. kez 'İstifa ediyorum' açıklamasını yaptı. Her seferinde olduğu gibi 1 gün sonrasında yine bu istifa kararından vazgeçti :)

30.01.2011

Asya Kupası'nın Şampiyonu Asya Kıtası'ndan!

Katar'ın ev sahipliğinde 3 haftadır devam eden Asya Kupası dün akşam oynanan final maçı ile sona erdi.

B grubunu 7 puanla lider bitiren Japonya, çeyrek finalde ev sahibi Katar'ı 89. dakikada attığı golle 3-2 yenmiş, yarı finalde de güçlü Güney Kore'yi penaltılarla eleyerek finale yükselmişti.

Avustralya ise C grubunu Japonya gibi 7 puanla lider bitirdikten sonra çeyrek finalde son Asya şampiyonu Irak'ı uzatmalarda 1-0 yenmiş yarı finalde ise baştan sona üstün olduğu maçta Özbekistan'ı turnuvanın en farklı skoru olan 6-0'la geçerek finale yükselmişti.

4 sene önce Asya Futbol Federasyonu'na geçen Avustralya'nın hedefi 2007 Asya Kupası'nda çeyrek finalde elendiği Japonya'dan rövanşı almaktı. Japonya'nın hedefi ise şampiyonluk sayısını 4'e yükseltip bu kupayı en çok müzesine götüren ülke olmaktı.

Final maçının 90 dakikası 0-0 sona erince maç uzatmalara kaldı. Böylelikle 1972'den itibaren şampiyonun gruplardan sonra eleme usulü belli olduğu Asya Kupası'nda 4. kez bir final maçı uzatmalara kaldı. (3 finalden 2'sinin 90 dakikası 0-0 sona erdi)

Uzatmaların ilk yarısında gol olmazken, 2. uzatma devresinin 4, maçın 109. dakikasında ilk kez bu turnuvada Japonya milli takımı formasını giyen 25 yaşındaki forvet Lee Tadanari'nin attığı golle Japonya maçı 1-0 kazanarak tarihinde 4. kez Asya Şampiyonu oldu.

2015 yılında düzenlenecek Asya Kupası'na ev sahipliği yapacak olan Avustralya ise 2. kez katıldığı bu turnuvada ilk kez final oynama başarısı gösternesine rağmen 4 sene önce penaltılarla elendiği Japonya'ya bir kez daha yenilerek 2.likle yetindi.

Related Posts with Thumbnails