Andrei Arshaviiiiiin!

Fazla söze gerek yok. Arsenalin Rus yıldızı Arshavin 2010 yılının son maçında seneyi mükemmel bir şekilde tamamlamış.

Arshavin, Wigan maçında attığı bu golle 2010 yılında Arsenal'deki 10. resmi golüne ulaştı.

Hafta Sonu Futbol

1 Ocak Cumartesi

14:45 West Brom-Manchester United / Spormax
17:00 Stoke City-Everton / Lig TV
17:00 Liverpool-Bolton / PL TV
17:00 Manchester City-Blackpool / Spormax
19:30 Birmingham-Arsenal / Spormax

2 Ocak Pazar

14:45 Rangers-Celtic
15:30 Chelsea-Aston Villa / Spormax
18:00 Wigan-Newcastle / Lig TV
19:00 Barcelona-Levante / NTV Spor
21:00 Sevilla-Osasuna / NTV Spor
23:00 Valencia-Espanyol / NTV Spor

3 Ocak Pazartesi

21:00 A.Madrid-Santander / NTV Spor
23:00 Getafe-Real Madrid / NTV Spor

Haftanın Fotoğrafı!

Holiganlık 17 yaşaltı takımları arasında oynanan maça kadar sıçradı artık. Hafta sonu U17 Akademi Ligi'nde oynanan Galatasaray-Fenerbahçe derbisi çıkan olaylar nedeni ile yarıda kaldı. Saha içinde futbolcuların yaşadığı tartışma üzerine sahaya atlayan Galatasaray taraftarları, Fenerbahçeli 2 futbolcunun burnunu kırarken toplam 13 futbolcu hastaneye kaldırıldı.

Bizim ülkemizde 'Sporda Şiddet Yasası' çıkmadığı sürece taraftarların yaptıkları olaylar, sigara içme yaşının sürekli düşmesi gibi 'Minik takım' maçlarına kadar düşer bu gidişle.

Bu arada kavgaya karışan kişilerin emniyette ifadelerinin alındıktan sonra serbest bırakıldığını da hatırlatalım. Ne güzel bir adalet sistemimiz var di mi ?

İspanya'da 2010 Yılının 'En Güzel Golü'

İspanyol Marca Gazetesi internet sitesi üzerinden düzenlediği oylama ile yılın golünü seçti.

Yılın golünün sahibi geçen sezon Real Zaragoza karşısında attığı golle Arjantinli yıldız Lionel Messi oldu.

Oylamada ikinci sırayı Messi'nin ezeli rakibi Cristiano Ronaldo aldı. Ronaldo'nun Villarreal'e attığı frikik golü hafızalara kazınmıştı.

Dipnot: 2010 yılında futbol kamuoyunda en çok konuşulan ve her alanda karşılıştırılan bu 2 futbolcudan Messi, Barcelona formasıyla 2010 yılında çıktığı 54 maçta 58 gol attı. Real Madrid'in Portekizli yıldızı Cristiano Ronaldo ise bu sene 48 kez giydiği Real Madrid forması ile 46 gol kaydetti.

Dedesi Maradona, Babası Agüero Olunca...

Videodaki çocuk Atletico Madrid'in ve Arjantin'in genç yeteneği, Maradona'nın damadı Sergio Agüero'nun 2 yaşındaki oğlu Benjamin Agüero.

Sergio Agüero kendi internet sitesinden oğlu ile evinde yaptığı futbol idmanlarını yayınlamış. Daha şimdiden oğlunun ileride ne meslek yapmasını istediğini belli ediyor Aguero. Benjamin de hem babası hem de dedesinin futbol genlerinden baya kapmış gibi :)

Atletico Madrid'in ve Arjantin'in birçok maçında sahaya oğlu ile çıkan Aguero, geçen sezon takımı ile kazandığı Avrupa Ligi şampiyonluğunu da oğlu ile birlikte kutlamıştı.

Avrupa'da İlk Yarının Gol Kralları!

TÜRKİYE SPOR TOTO SÜPER LİGİ

Emenike - Karabükspor (17 maç 12 gol), Alex De Souza - Fenerbahçe (16 maç 12 gol)

ALMANYA BUNDESLIGA

Theofanis Gekas - Eintracht Frankfurt (17 maç 14 gol)

İNGİLTERE PREMIER LEAGUE

Dimitar Berbatov - Manchester United (14 maç 13 gol)

İSPANYA LA LIGA

Lionel Messi - Barcelona (14 maç 17 gol), Cristiano Ronaldo - Real Madrid (16 maç 17 gol)

İTALYA SERIE A

Di Natale - Udinese (16 maç 10 gol), Edinson Cavani - Napoli (17 maç 10 gol)

FRANSA LIGUE 1

Moussa Sow - Lille (18 maç 14 gol)

HOLLANDA CASINO EREDIVISIE

Björn Vleminckx - Nec Nijmegen (18 maç 13 gol)

BELÇİKA JUPILER LEAGUE

Jelle Vossen - Genk (18 maç 16 gol)

İSKOÇYA PREMIER LEAGUE

Kenny Miller - Rangers (16 maç 21 gol)

İSVİÇRE SUPER LEAGUE

Alexander Frei - Basel (18 maç 10 gol)

PORTEKİZ PREMIERE LEAGUE

Hulk - Porto (13 maç 13 gol)

ROMANYA 1.LİG

Bogdan Stancu - Steaua Bükreş (18 maç 13 gol)

YUNANİSTAN SUPER LEAGUE

Djibril Cisse - Panathinaikos (14 maç 13 gol)

'Yılın Afrikalı Futbolcusu' Samuel Eto'o!

İlk olarak 1970 senesinde France Football dergisi tarafından verilmeye başlanan ve 1992 yılından itibaren 'Afrika Futbol Federasyonu'nun belirlediği 'Afrikada yılın futbolcusu'nun 2010 yılı kazananı belli oldu.

Afrika kıtasındaki 53 ülkenin milli takım teknik direktörleri ve kaptan oyuncuların verdiği oylarla belli olan ödülün sahibi Inter ve Kamerun forması ile 2010 yılında başarılı bir performans sergileyen Samuel Eto'o oldu.

Daha önce 2003,2004 ve 2005 senelerinde de bu ödülün sahibi olan Eto'o, 4. kez 'Afrika'da yılın futbolcusu' seçilen ilk futbolcu oldu. Eto'o toplamda 8 kez de son 3 oyuncu arasına adını yazdırmayı başarmıştı. 1991,1992,1993 yıllarında Marsilya forması ile Abedi Pele ve 1989 (Monaco), 1994 (PSG), 1995 (Milan) yıllarında Weah, 3'er kez bu ödülün sahibi olmuşlardı.

Bu sene Eto'o ile beraber ilk 3'e kalan diğer 2 isim Gana'nın Dünya Kupası'nda çeyrek final oynamasında büyük rol sahibi oynayan Gyan Asamaoh (Benim favorimdi ancak 2. olabildi) ve Chelsea forması ile geçen sezon 29 golle hem Premier Lig'de gol kralı hem de lig şampiyonluğu sevinci yaşıyan Didier Drogba'ydı.

Eto'nun aldığı ödül ile beraber 40 yıl içinde 12. kez Kamerunlu bir futbolcu bu ödülü kazanmış oldu. Kamerun'u 5 ödül ile Gana ve Nijerya takip ediyor. Kulüp bazında ise ilk kez Interli bir futbolcu bu ödülü kazanmış oldu. Marsilyalı futbolcular 3 kez (3'ü de Abedi Pele) bu sevinci yaşarken Barcelona, Arsenal, Mallorca, Monaco, Chelsea, Asante Kotoko, Canon Yauondoe futbolcuları 2'şer kez bu ödülü kazanma sevinci yaşadı.

Afrika Futbol Federasyonu'na bağlı ülkelerin teknik direktörü ve takım kaptanlarının verdikleri oylar sonucunda Gana'yı 2010 Dünya Kupası'na çalıştıran sırp Milovan Rajevac 'yılın teknik direktörü', Dünya Kupası'nda çeyrek finale kalan Gana 'yılın takımı', Dünya Kupası'nda Gana formasını 5 maçta da giyen Udinese'nin 22 yaşındaki orta saha oyuncusu Kwadwo Asamoah 'yılın genç oyuncusu' seçildi.

1998-2005 yılları arasında ülkemizde de forma giyen ve 2008 yılından beri Al-Ahly forması giyen Ahmed Hassan Afrika kıtasında forma giyen en iyi futbolcu seçildi.

Haftanın Fotoğrafı!

Aralık ayının ortasına gelmemize rağmen biz İstanbul'da hala kış ayını tam manası ile yaşayamazken tüm Avrupa günlerdir kara teslim bir durumda.

Süper Lig'de bazı maçlar 20 derecelik sıcaklıklarda oynanırken Avrupa'da özellikle de Britanya Adası'ndaki liglerin çoğunda maçlar kar nedeni ile ertelenmek zorunda kaldı.

Kar yağışının neredeyse hiç durmadığı İngiltere'de profesyonel 5 ligde geçtiğimiz hafta sonu oynanması gereken 58 maçın 45'i kar nedeniyle ileri bir tarihe ertelendi. Premier Lig'de 10 maçın sadece 3'ü oynanabilirken içlerinde Chelsea - M.United gibi zirveyi yakından ilgilendiren maçın da olduğu 7 maç oynanamadı.

Bu nedenle bu haftanın fotoğrafının kar konulu bir resim oldu tabii ki. 18 Aralık'ta oynanması gereken Arsenal - Stoke City maçı 'Emirates Stadyumu'nun fotoğraftaki hali almasından dolayı oynanamadı...

Karlı Zeminde Atılabilecek En Güzel Gol!

Gol geçtiğimiz haftasonu Belçika Ligi'nde oynanan Lierse-Genk maçında atıldı.

Ligde zor günler geçiren ve sondan 2. sırada yer alan Lierse, kendi sahasında ligin lideri Genk'i konuk etti. Karşılaşma 1-1 sona ererken Lierse'nin bir zamanlar Belçika Ligi'nin sayılı golcüleri arasında yer alan 32 yaşındaki forveti Wesley Sonck, 30. dakikada attığı bu mükemmel gol ile takımını 1-0 öne geçirdi. Wesley Sonck'un 2000-2003 seneleri arasında Genk forması ile 93 maçta forma gitip 67 gol attığını, 2001 senesinde 'Belçika'da Yılın Futbolcusu' seçildiğini ve Belçika Milli Takımı ile çıktığı 55 maçta 24 gol attığını da dipnot olarak belirtelim.

Lider Genk 65. dakikada beraberlik golünü bulsa da Herman Vanderpoorten Stadı'nda 2 puan bırakınca ertesi gün Club Brugge'ı deplasmanda mağlup eden Anderlecht Belçika liginde zirveye yükseldi.

Jose Mourinho'dan İnciler - 16

1-0 kazandıkları Sevilla maçı sonrası basın toplantısına maç sonu hazırladığı 13 maddelik hakemin aleyhlerine yaptığı liste ile gelen Mourinho yine de takımını eleştirmekten geri durmadı. Mourinho ayrıca Inter ile çok kötü bir sezon geçiren Benitez'e de ağır eleştirilerde bulundu.

"Eğer ben düşüncelerimi söylersem gazetelerin manşetlerine çıkarım. Kulübümüzün bir yapısı var ve sorumlulardan hakkımızı korumalarını istiyorum. Başkan Florentino Perez'le toplantı yapmak için randevu alacağım"

"Unutmak istediğimiz, çok kötü bir oyun oldu. Bu maçı seyretmek için para ödemezdim onun yerine evde Eurosport'tan Vietnam ligi maçı seyretsem de olurdu"

"Kısa süre içerisinde Inter'ı mükemmel bir takım haline getirmiştim fakat Benitez mirasımı mahvetti."

90+'ların Futbolcusu Cavani!

Yukarıdaki golü 90+2.dakikada atmıştı Edison Cavani. Bu gol Napoli'yi Avrupa Ligi'nde son 32 takımın arasına soktu aynı zamanda. Arjantinli golcü Avrupa Ligi'nde 7 gole ulaşarak en golcü oyuncular arasına adını yazdırdı.


Steau Bükreş maçından sadece 4 gün sonra Cavani yine 90+3. dakikada Lecce'ye karşı mükemmel bir gol ile Napoli'nin yine 1-0'lık skorla maçtan galip ayrılmasını sağladı. Bu gol ile Napoli, lider Milan'ın kaybettiği hafta da zirve ile puan farkını 3'e düşürürken Cavani de Serie A gol krallığı yarışında Di Natale ile birlikte 19 golle zirvede yer aldı.

Bursaspor'un Yeni Stadı: 'Timsah Arena'

2011 yılı sonuna kadar bitmesi planlanıyor. Dıştaki 'timsah' figürünü kim düşünmüşse süper düşünmüş. Şimdiden hayırlı olsun. Güzel olacağa benziyor.

Darısı diğer şehirlerimizin başına...

Dünyanın En Büyüğü Inter Milan!

2010 FIFA Kulüplerarası Dünya Şampiyonası bu akşam Birleşip Arap Emirlikleri'nin Abu-Dhabi şehrindeki Sheikh Zayet Stadyumu'nda oynanan final maçı ile sona erdi.

Kendi kıtalarının Şampiyonlar Ligi'ni kazanan ve bu seneki şampiyonaya katılma hakkı kazanan 6 takım şunlar oldu: Avrupa Kıtası'ndan Inter, Güney Amerika Kıtası'ndan Brezilya temsilcisi Internacional, Asya Kıtası'ndan Güney Kore ekibi Seongnam, Afrika Kıtası'ndan Kongo ülkesinin Mazembe takımı, Kuzey Amerika'dan Meksika ekibi Pachuca ve Okyanusya Kıtası'ndan Yeni Zelanda ekibi Hekari United . Bu 6 takımın yanı sıra ev sahibi ülke olan Birleşik Arap Emirlikleri'nin lig şampiyonu Al-Wahda takımı da turnuvada yerini aldı.

Fifa Kulüplerarası Dünya Şampiyonası 8 Aralık'ta oynanan Al Wahda - Hekari United maçı ile resmen başladı. Birleşik Arap Emirlikleri temsilcisi sahadan 3-0 galip ayrılarak çeyrek finale yükseldi. 11 Aralık'ta oynanan çeyrek final maçlarında ise Seongham, Al Wahda'yı 4-1 yenerek Inter'in, Mazembe ise Pachuca'yı 1-0 yenerek Internacional'in yarı finaldeki rakibi oldu.

14 Aralık'ta oynanan ilk yarı final maçında Afrika ekibi sahadan 2-0 galip ayrılarak 2000 yılında düzenlenmeye başlayan bu turnuvada finale yükselen ilk Afrika takımı oldu. Inter ise Seongnam'ı Zanetti, Stankovic ve Diego Milito'nun golleri ile 3-0 yenerek son 6 sezonda finale yükselen 6. Avrupa temsilcisi oldu.

İlk kez 2000 yılında başlayan ve 2001,2002,2003,2004 yıllarında düzenlenemeyen 'FIFA Kulüpler Dünya Kupası' bu sene 7. kez düzenlendi. Son 3 turnuvada zaferi Avrupa takımları elde ederken, Güney Amerika temsilcilerinin de 2000,2005,2006 yıllarında şampiyonlukları bulunuyor.

18 Aralık günü yerel saat ile 21.00'da başlayan ve 42.174 biletli taraftarın izlediği final maçını Inter zorlanmadan Pandevi Eto'o ve Biabiany'nin attığı gollerle 3-0 kazanarak üstüste 4. kez bu kupanın Avrupa takımlarına gitmesini sağladı. Aynı zamanda Inter 2010 yılı içinde toplamda 5. kupasını kazanmış oldu. (Barcelona 2009 yılını 6 kupa ile tamamladı) Inter bu sezon yarıştığı kulvarlar içinde sadece Süper Kupa'yı müzesine götüremedi. (Atletico Madrid'e 2-0 yenildiler)

Inter'in Mazembe karşısında 17. dakikada 2. golünü atan Samuel Eto'o tarihe geçti. Kamerunlu golcü attığı bu golle 2010 yılı içinde mücadele ettiği 7 kulvarın tamamında gol atma başarısı göstermiş oldu. Eto'o aynı zamanda bu turnuvadaki en iyi futbolcuya verilen 'Altın Top' ödülünü de kazandı. Bunun karşılığında aldığı hediye ise kocaman bir anahtar oldu :)

Eto'onun rekorundan çok su şişeleri olan poşetlerle yaptığı gol sevinci uzun süre konuşuluacak gibi...

Beşiktaş Turu Geçerse Eğer...

...ve Aris de bir sürprize imza atarak Manchester City'i elerse Avrupa Ligi 3. turunda Beşiktaş'ı Selanik deplasmanında böyle bir atmosfer karşılayacak.

Fotoğraf 16 Aralık'ta oynanan ve Aris'in 2-0 kazanarak gruptan çıktığı Rosenborg maçında çekildi. Çeyrek finale yükselme maçında ve eğer bir de rövanş maçı olursa Beşiktaş'a karşı bu atmosferin daha fazlası olacağı kesin.

Dipnot olarak şunu da söylemekte yarar var. Aris'in ezeli rakibi PAOK ile Beşiktaş tribünleri arasında sıkı bir dostluk var. Bu sene Fenerbahçe ile PAOK, Avrupa Ligi play-off turunda eşleştiği zaman Beşiktaş taraftarları Kadıköy'e gelerek PAOK takımına destek vermişti. Olası bir Aris-Beşiktaş eşleşmesinde PAOK taraftarları da aynı şekilde desteklerini esirgemeyecektir muhakkak.

Avrupa Ligi 2. Tur Eşleşmeleri!

Ülkemizi Avrupa'da temsil eden tek takım olan Beşiktaş'ın da mücadele ettiği Avrupa Ligi'nde 2. tur eşleşmeleri belli oldu. Avrupa Ligi'nde gruplarını lider bitiren 12 takım ve Şampiyonlar Ligi gruplarında 3. ler arasında en çok puan toplayan 4 takım 1.torbada yer alırken, Avrupa Ligi'nde gruplarını 2. sırada bitiren 12 takım ile Şampiyonlar Ligi gruplarında 3.ler arasında en az puan toplayan 4 takım 2. torbada yer aldı.

Avrupa Ligi'nde ilk maçlar 17 Şubat'ta rövanş maçları ise 24 Şubat'ta oynanacak. Avrupa Ligi'nde 2. tur eşleşmelerinin yanı sıra olası 3. tur eşleşmeleri de belli oldu. Beşiktaş bu turda Dinamo Kiev'i elediği takdirde Aris - Manchester City eşleşmesinin galibi ile oynayacak. Diğer olası 3. tur eşleşmeleri ise şu şekilde;

BENFICA - STUTTGART vs BATE - PARIS SAINT GERMAIN
RUBIN KAZAN - TWENTE vs YOUNG BOYS - ZENIT
PAOK - CSKA MOSKOVA vs SEVILLA - PORTO
LILLE - PSV EINDHOVEN vs RANGERS - SPORTING LIZBON
METALIST - LEVERKUSEN vs NAPOLI - VILLARREAL
ANDERLECHT - AJAX vs BASEL - SPARTAK MOSKOVA
SPARTA PRAG - LIVERPOOL vs LECH POZNAN - BRAGA

Şampiyonlar Ligi 2. Tur Eşleşmeleri!

UEFA Şampiyonlar Ligi'nde 2. tur kura çekimi İsviçre'nin Nyon kentinde yapıldı. Birbirinden zorlu 8 eşleşme de takımlar adlarını çeyrek finale yazdırmak için mücadele edecek. İlk maçlar 15-16 Şubat'ta rövanş maçları ise 22-23 Şubat'ta oynanacak.

Geçen sezon finalde karşı karşıya gelen Bayern Münih ve Inter bu sefer 2. turda eşleşti. Son şampiyon Inter, A grubunda Tottenham'ın arkasında yer alarak kura çekimine 2. torbadan katılmıştı. Benitez ile beraber geçen sezonki görüntüsünden uzak olan Inter, Robben'in yokluğunda geçen sezonu aratan Bayern Münih... Benim favorim Alman temsilcisi.

Barcelona-Arsenal eşleşmesi de 2. turda daha önce finalde karşı karşıya gelen 2 takımın eşleştiği diğer bir mücadele olacak. 17 Mayıs 2006'da finalde karşılaşan bu 2 takımın eşleşmesinden galip gelen taraf 2-1'lik skorla Barcelona olmuştu. Geçen sezon Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde eşleşen 2 ekipte turu geçen 2-2 ve 4-1'lik skorlarla yine Barcelona olmuştu. Messi, Nou Camp'taki rövanşta attığı 4 golle maça damgasını vurmuştu. Grupları Barcelona 14, Arsenal ise 18 golle tamamladı. Her 2 maçta da gole doyacağımız kesin gibi görünüyor. Xavi-Iniesta sakatlanmazsa Barcelona çeyrek finale çıkar.

Son 6 sezondur Şampiyonlar Ligi'ne 2. turda veda eden Real Madrid, bu sene bu şanssızlığını kırmak isteyecek. Topladığı 16 puanla bu sezon gruplarda en çok puan toplayan takım olan Real Madrid, belalısı Lyon ile eşleşti. Geçen sezon Real Madrid'i 2. turda eleyen Lyon, 2 kez gruplarda denk geldiği Real Madrid ile oynadığı son 6 maçın hiçbirini kaybetmedi, Fransa'daki maçların tamamını kazandı. Yine de Mourinho faktörü ve Lyon'un bu sezonki durumunu göze alırsak ibre Real Madrid'ten yana.

Son 3 sezonda 2 kez final oynayan İngiliz devi Manchester United, son Fransa şampiyonu Marsilya ile eşleşti. Rooney'in dönmesi ile Premier Lig'de de liderliğe yükselen Manchester United gruplarda kalesinde 482 dakika boyunca gol görmemişti. Marsilya ise Zilina deplasmanında aldığı 7-0'lık galibiyetle adından sıkça söz ettirmişti. 2 takım Şampiyonlar Ligi'nde bundan 11 sene önce gruplarda denk gelmiş, Manchester United 2-1, Marsilya ise 1-0'lık skorlarla evinde galip gelmişti. Geçen sezon çeyrek finalde B.Münih'e elenen M.United büyük bir sürpriz olmazsa üstüste 5. kez son 8'e kalır.

2. tura ilk yükselen Danimarta takımı olan ve son 16'ya kalan en zayıf takım olan Kopenhag, son Premier Lig şampiyonu Chelsea ile eşleşti. Son 7 resmi maçında sadece 1 galibiyet alan Chelsea için bu kura 'lokum' gibi gelmiştir eminim. Kendi liginde geride kalan 19 maçta en yakın rakibinin 19 puan önünde lider durumda olan Kopenhag için son 16'ya kalmak bile başlı başına bir başarı zaten. Chelsea önünde pek sürpriz yapacaklarına ihtimal vermiyorum.

Lucescu'nun geldiği 2004-2005 sezonundan itibaren ligde 5 şampiyonluğu bulunan Shaktar Donetsk bu sezon puan rekoru (15 puan) kırarak tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi'nde son 16'ya kaldı ve Roma ile eşleşti. Bu 2 takım tarihlerinde ilk kez 4 sezon önce Şampiyonlar Ligi gruplarında eşleşmiş Roma ilk maçı 4-0 kazanmış, rövanş maçında ise 1-0 yenilmişti. Ligde bu sezon yine şampiyonluğa koşan Shaktar Donetsk'in Roma karşısında bir sürprize imza atıp çeyrek finale kalacağını düşünüyorum.

2. turda sürpriz yapmasını beklediğim diğer takım Tottenham Hotspur. Premier Lig'de 4 büyüklerden Liverpool'u geride bırakıp ilk kez Şampiyonla Ligi'ne kalan Tottenham, Inter'i geride bırakıp A grubunu attığı 18 gol ile lider tamamlamıştı. İngiliz ekibi 2. turda Milano şehrinin diğer köklü takımı Milan ile eşleşti. Özellikle takıma bu sezon katılan Ibrahimovic'in etkili performansı ve ligde 6 puan farkla zirvede yer alan Milan, Şampiyonlar Ligi'nde sadece Auxerre maçlarını kazanarak 8 puanla G grubunu Real Madrid'in arkasında 2. sırada tamamlamıştı. 2007'de şampiyon olan Milan o sezondan sonra Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale hiç kalamadı.

2. turun bana göre en denk eşleşmesi Valencia ile Schalke arasındaki eşleşme. Valencia C grubunda M.United'ın arkasından 2. olurken, Schalke ise ölüm grubunu (B grubu) Lyon ve Benfica'nın önünde 13 puanla lider tamamlamıştı. 3 sezon önce aynı grupta mücadele eden 2 takımın Almanya'daki karşılaşmasını Valencia 1-0 yenmiş, İspanya'daki maç ise 0-0 sona ermişti. Buna rağmen Schalke 8 puanla gruptan çıkmış sonraki turda da Porto'yu eleyerek çeyrek finale yükselmiş ama bu turda Barcelona'ya elenmişti. Valencia ise en son 2006-2007 sezonunda gruplardan çıkmış ve çeyrek finalde o sezonun finalisti Chelsea'ye elenmişti. 2 takımdan kim turu geçse sürpriz olmaz benim için ama yine de Schalke tecrübeli isimleri ile %51 bu turun favorisi...

Hafta Sonu Futbol

17 Aralık Cuma

20.00 Trabzonspor – Kardemir Karabük / LİG TV
21.30 Monchengladbach – Hamburg / TRT 3

18 Aralık Cumartesi
14.00 Altay – Adanaspor /TRT 1
14.00 Kayserispor – Bucaspor /DIGI
16.00 Gençlerbirliği – Bursaspor /LİG TV
16.30 E. Frankfurt – B. Dortmund /TRT 3
17.00 Antalyaspor – Ankaragücü /DİGİ 205
17.00 Arsenal – Stoke City /SPORMAX
19.00 Fenerbahçe – Sivasspor /LİG TV
19.00 Gaziantep BŞB – Diyarbakırspor /TRT 6
19.00 Inter – TP Mazembe /NTVSPOR
19.30 Liverpool – Fulham /SPORMAX
19.30 St. Pauli – Mainz /TRT 3
21.00 Espanyol – Barcelona /NTVSPOR
21.45 Milan – Roma / SPORMAX / TV 8
22.00 Paris Saint Germain – Monaco /KANAL A
23.00 Real Sociedad – Valencia /NTVSPOR

19 Aralık Pazar

13.30 Lazio – Udinese /TV 8
13.30 Orduspor – Denizlispor /TRT 1
14.00 Manisaspor – İstanbul Belediye /DİGİ
15.30 Blackpool – Tottenham /SPORMAX
16.00 Chievo – Juventus /TV 8
16.00 Konyaspor – Galatasaray /LİG TV
17.00 Kasımpaşa – Eskişehirspor /DIGI
18.00 Chelsea – Man. United /SPORMAX
18.00 Sochaux – Bordeaux /KANAL A
19.00 Beşiktaş – Gaziantepspor /LİG TV
19.00 Rizespor – Samsunspor /TRT 1
20.00 Malaga – A. Madrid /NTVSPOR
21.45 Sampdoria – Genoa /SPORMAX
22.00 Real Madrid – Sevilla /NTVSPOR
22.00 Marsilya – O. Lyon /KANAL A

20 Aralık Pazartesi

22.00 Man. City – Everton /SPORMAX

Avrupa'ya Erken Veda Eden Favori Takımlar!

UEFA'nın yeni aldığı karar ile bundan sonraki sezonlarda Avrupa Ligi ve Şampiyonlar Ligi gruplarındaki 6 maç da aynı hafta içerisinde oynanacak. Bu sezon son kez olmak üzere UEFA'nın bu 2 büyük turnuvasına 5.ve 6. maçlar farklı haftalarda oynanmıştı.

Bunun sonucunda ligimizde oynanan Beşiktaş-Bursaspor maçının ertelenmesi bile gündeme gelmişti. Nitekim Beşiktaş 2 Aralık Perşembe günü, Bursaspor ise 7 Aralık Salı günü Avrupa maçlarına çıkmıştı. Grupta iddiası kalmayan Bursaspor, Beşiktaş ile oynayacağı maçın Pazar 14.00'da oynanmasına itiraz etmemi ve 54 saat içinde 2 resmi maça çıkmıştı.

Şampiyonlar Ligi gruplarında son maçlar geçen hafta oynanırken hemen hemen tüm gruplarda favori takımlar gruplarında ilk 2'ye kalarak son 16'ya kaldı. Avrupa Ligi'nde ise dün gece ve bu gece oynanan maçlar sonrasında gruplarından çıkan toplam 24 takım belli oldu. Bu 24 takımın dışında kalan takımlar ise herkesi büyük şaşkınlığa uğrattı...


Geçen sezonun Avrupa Ligi şampiyonu Atletico Madrid, mücadele ettiği B grubunda Bayer Leverkusen ve Aris'in arkasından 3. olunca turnuvaya henüz gruplarda veda etti.

Leverkusen ile 2 maçta da 1-1 berabere kalan, grubun zayıf takımı Rosenborg'u her 2 maçta da deviren İspanyol ekibini yakan maç 1 Aralık'ta Vicento Calderon'da oynadığı Aris maçı oldu. Grubun 5. maçı öncesi 7 puanla 2. sırada olan Atletico Madrid'e bu maçta alacağı 1 puan bile yeterli olacaktı. 16. dakikada 2-1 önde olan Atletico Madrid, bitime 10 dakika kala yediği gol ile sahadan 3-2 mağlup ayrılmış ve aynı puanda olmasına rağmen ikili averajda Aris'in gerisine düşmüştü. Son maçta Aris evinde Rosenborg'a kaybetmeyince son şampiyon son 32'ye bile kalamadan elenmiş oldu.

A grubunda mücadele eden Juventus ise Avrupa Ligi tarihinde grupta oynadığı hiçbir maçı kaybetmeden elenen ilk takım oldu sanırım.

Geçen sezon Serie A'yı 7. bitiren ve son anda Avrupa vizesi alan Juventus, bu sezon ligde Milan'ın ardından 2. sırada yer alsa da Avrupa Ligi'nde 1 maç bile kazanamadan erken veda eden takımlar arasına adını yazdırdı. İtalyan ekibi grubun ilk maçında Polonya temsilcisi Lech Poznan'a karşı 2-0 geriden gelip 3-2 öne geçse de son dakikada yediği gol ile 2 puan kaybetmişti. Torino temsilcisi M.City'e karşı 2 maçta da 1-0 öne geçmesine rağmen sahadan 1-1'lik beraberlike ayrıldı.

Bundesliga'da fırtınalar estiren, ligde oynadığı 16 maçın 14'ünden galip ayrılan ve en yakın rakibine 11 puan fark atan Borussia Dormund da Avrupa Ligi'ne gruplarda veda eden takımlardan oldu.

PSG, Sevilla ve Karpaty Lyiv ile beraber J grubunda mücadele eden Nuri Şahinli Dortmund sadece Karpaty Lyiv maçlarını kazanırken, PSG ile 2 maçta da berabere kaldı. Sevilla ile oynadığı ilk maçı kaybeden Dortmund gruptaki son maçta tekrar Sevilla ile İspanya'da karşılaştı. Maç öncesinde Sevilla'nın 9, Dortmund'un ise 8 puanı vardı. Alman temsilcisi maçın 4. dakikasında son haftaların formda golcüsü Kagawa ile 1-0 öne geçse de Sevilla devreyi Romaric ve Kanoute'nin golleri ile 2-1 önde tamamladı. 49. dakikada Subotic'in attığı gol ile Dortmund tekrar beraberliği sağlasa da Dortmund 3. golü bulamayınca Avrupa Ligi'ne erken veda etti.

Edinson Cavani'nin attığı gol ile Napoli, Avrupa Ligi'ndeki İtalyan takımları içinde gruplardan çıkan tek takım oldu. Son maçlar öncesinde 4 puanı bulunan Napoli, San Paolo Stadı'nda 6 puanlı Steaua Bükreş'i konuk ederken, Arjantinli golcüsünün 90+3. dakikada attığı gol ile grubu Liverpool'un arkasından 2. sırada tamamladı.

Napoli dışında Avrupa Ligi'nde mücadele eden diğer 3 İtalyan takımı ise gruplarında 3. sırayı alarak Avrupa'ya erken veda etti. Juventus'u yukarıda ele almıştık.

Geçen sezonu 4. sırada bitiren Sampdoria, Şampiyonlar Ligi play-off turunda Werder Bremen'e elenip yoluna Avrupa Ligi'nde devam ederken, PSV, Metalist Kharkiv ve Debrecen ile birlikte I grubunda mücadele etti. PSV 14 puanla grubu lider bititirken, 2 sene önce Sampdoria'yı UEFA Kupası'nda eleyen Metalist Kharkiv, İtalyan ekibine karşı 2 maçta 4 puan toplayınca Sampdoria grubu 5 puanla 3. tamamladı.

Geçen sezonun Serie A 5.si Palermo ise play-off turunda Maribor'u eledikten sonra F grubunda CSKA Moskova, Sparta Prag ve Lozan takımları ile mücadele etti. İsviçre 2. liginde mücadele eden Lozan'dan 6 puan alan Palermo, Sparta Prag'a karşı sadece 1 puan alınca grubu 3. sırada bitirdi. CSKA Moskova grubu 16 puanla bititirken, grubun kader maçı olan 5. maçlarda Palermo 2 kez öne geçtiği maçta sahasında Sparta Prag ile 2-2 berabere kalınca Çek temsilcisi gruptan çıkmayı garantilemişti.

Haftanın Fotoğrafı!

Bu haftadan itibaren blogda yeni birşey yapmaya karar verdim.

1 hafta boyunca Türkiye ve Avrupa'da oynanan maçlar içinde tribünlerden ya da maç içinden en ilginç fotoğrafı 'Haftanın fotoğrafı' olarak bloguma yayınlayacağım.

Maçların Cuma günü oynanmaya başlandığını düşünürsek, haftanın resmini koymak için en ideal gün tabii ki Perşembe gecesi oluyor.

Bu haftaki fotoğrafımız Trabzonspor'un deplasman taraftarı rekoru kırdığı Olimpiyat Stadı'ndan. Kendi sahasında deplasman taraftarı gibi duran İstanbul Büyükşehir Belediyespor'un tribün grubu 'Bozbaykuşlar' biraz da 'İnci Sözlük'den esinlenerek çok güzel bir pankart açmış.

Trabzonspor'un 'Bize her yer Trabzon' sözüne yaptıkları göndermeyi de kendilerince uyarlamaları da burada yer verilmeye değer...

Quaresma, Bıraktığı Yerden Devam!

Quaresma, Beşiktaş forması ile son resmi golünü 29 Ağustos'ta ligde Karabükspor deplasmanında atmıştı.

30 Eylül'deki Rapid Wien maçının 31. dakikasında sakatlanan Portekizli yıldız yaklaşık 6 hafta sahalardan uzak kalmıştı. 8 Kasım'daki Kasımpaşa maçında sahalara dönen Quaresma, 12 gün sonra oynanan Konyaspor maçında yeniden sakatlanmış ve 1 aya yakın yine Beşiktaş formasından uzak kalmıştı.

Sakatlığı nedeni ile sadece Avrupa Ligi grubunda 2 maçta forma giyen ve eski takımı Porto'ya karşı forma giyemeyen Quaresma, grubun 6. maçında formasına yeniden kavuştu. Q7'nin öne eleme turunda Helsinki'ye deplasmanda attığı gole blogda yer vermiştik.

Plzen karşısında da fizik kurallarını alt üst eden Quaresma bu gece de Rapid Wien ağlarına attığı gollle adeta bıraktığım yerden devam ediyorum mesajı verdi.

Quaresma'nın yeniden sakatlanmaması ve bu tarzdaki gollerini izlemeye devam etmek dileği ile...

2010 Yılının Bidonu 'Adriano'

Geçen hafta 'Catersport' radyosunun 2003 yılından beri 'Serie A'nın en kötü oyuncusu'na verdiği "Bidone D'Oro (Yılın Bidonu)" ödülü için aday olan 10 futbolcuyu yazmıştık.

İtalyan Catersport radyosunun internet üzerinden yaptığı oylama bugün sona erdi. Toplam 18.123 dinleyicinin verdiği oylar sonucunda '2010 yılının Bidonu' belli oldu.

Geçen hafta ki yazımda favorimin Adriano olduğunu belirtmiştim. Sene başında 5 milyon euro bonservis bedeli ile Roma'ya gelen Brezilyalı golcü bu sezon toplamda sadece 4 maçta 188 dakika forma giymişti.

Oyların &22.42'sini alan Adriano, 8. kez düzenlenen bu ödülü 3. kez kazanarak bu alanda tek olma özelliğini sürdürdü. 4064 oy alan Adriano'ya en yakın oy alan kişi ise 2323 oyla Juventus'un Brezilya asıllı İtalyan forveti Amauri oldu. Oyların %12.76'sını alan Amauri'nin ardından ise 1823 ile oyların %10.11'ini alan Ronaldinho 3. oldu.

Geçen sene bu ödülün sahibi olan Felipe Melo ise 1017 oy alarak 9. en çok oy alan oyuncu oldu. Bu arada bu oylamada kendine yer bulan 10 oyuncunun 6'sının Brezilyalı olduğunu ve 8. düzenlenen 'Yılın Bidonu' oylamasında 5. kez Brezilyalı oyuncuların 'Serie A'nın en kötü oyuncusu' seçildiğini belirtelim.

Oylama sonuçlarının tamamına ulaşmak isteyenler için 'Catersport' radyosunun bu konu ile alakalı linki; http://www.radio.rai.it/radio2/bidone/

Hamit Altıntop vs Nuri Şahin

İlk gol 16.30'da oynanan Bayern Münih - St.Pauli maçında Hamit Altıntop'tan geldi. 14 Kasım'daki Nürnberg maçından sonraki ilk lig maçına çıkan Hamit, Bayern'in 3-0 kazandığı maçın açılış golünü attı.

Bundesliga'daki son golünü 2 Mayıs 2009'da M.Gladbach'a karşı atan Hamit, Bayern Münih kariyerinde ligdeki 6. golüne imza attı bu muhteşem golle.


Bayern Münih bu galibiyetle 5. sıraya yükselirken lider Dortmund 80.000'e yakın seyircisinin karşısında Signal Iduna Park Stadı'nda Werder Bremen'i konuk etti.

Bu sezon ki tek mağlubiyetini ligin ilk haftasında sahasında Leverkusen'e karşı alan Dormund o maçtan sonra ligde oynadığı 15 maçta tam 43 puan toplayarak açık ara Bundesliga'nın zirvesine kuruldu. Dormund'un son 7 maçının 6'sını en az 2 farkla kazandığını da belirtelim.

Milli futbolcumuz Nuri Şahin de takımı gibi en başarılı sezonunu geçiriyor bu sezon. Aşağıda gördüğünüz mükemmel frikik golünden önce ligde 3 golü ve 6 asisti bulunan Nuri Şahin Avrupa Ligi'ndeki Karpaty Lyiv maçında da 3 asist yaparak takımını galibiyete taşımıştı.

Nuri'nin bu sezon Dormund'un oynadığı 23 resmi maçın tamamında ilk 11'de başladığını ve bu maçların 19'unda 90 dakika sahada kaldığını ekleyerek Werder Bremen'e attığı mükemmel gole geçelim...


Yazının başlığı tabii ki Bundesliga'da başarılı bir şekilde forma giyen bu 2 futbolcumuzun performansını karşılaştırmak değil. 2 golü de defalarca izlememe rağmen hangisinin daha güzel olduğuna karar veremedim. Size göre hangisi daha güzel ?

Nike Arda Turan Reklamı!

Bugüne kadar 336 maçta 3.696 rakiple karşı karşıya gelen Arda Turan tam 30.240 dakika sahalarda kaldı.

Bu süre boyunca 3.528 kilometre mesafe kat eden oyuncu 9 sakatlık geçirdi. Sakatlığı nedeniyle bir süredir tedavi gören Turan, 11 Aralık’ta Ali Sami Yen Stadı’nda oynanacak Galatasaray-Gençlerbirliği maçı ile yeniden sahalarda fırtınalar estirecek.

111 Yıllık Gelenek Sona Erdi!

1899 yılında kurulan Katalan ekibi Barcelona, formasını Katalanya bölgesinin bir bayrağı olarak gördüğü için ve kutsal olarak düşündüğü için kurulduğu tarihten bu yana formasına para karşılığında herhangi bir göğüs reklamı almamıştı.

Taa ki bugüne kadar...

1 hafta önce 2022 Dünya Kupası ev sahipliğini kazanan Katar ülkesinde bulunan Qatar Foundation, paranın nasıl her kapıyı açtığını 1 hafta içinde 2. kez gösterdi. Katar'ın Dünya Kupası'na ev sahipliğini kazanmasında en büyük rolü milyar dolarlar harcanarak yapılacak modern stadlar almıştı.

Barcelona tarihinde ilk kez 2006 yılında formasının üstünde UNICEF'in ismini koymuştu göğüs reklamı olarak. Ama Katalan ekibi bunun için para almamış hatta yılda 1.5 milyon euro vermişti bu ismin formada taşınması karşılığında.

Eski başkan Laporta'nın Barcelona dönemi başarılar ile dolu olsa da şu anki başkan Sandro Rossell daha başkanlığının ilk ayı dolmadan kulübün büyük bir mali krizde olduğunu ve '150 milyon euroluk' krediye ihtiyacı olduğunu açıklamıştı.

Barcelona bugün atılan imza ile 'Qatar Foundation' ile sponsorluk anlaşması yaparak tarihin en büyük 'göğüs sponsorluğu' ücretini alacak. Katar kuruluşu, Katalan ekibi ile yıllığı 30 milyon eurodan 5 yıllığına anlaştı. Anlaşma 2011-2012 sezonu ile beraber başlasa da 'Qatar Foundation' bu sezonun geri kalan kısmı için de 15 milyon euro ödeyecek ve Barcelona'nın kasasına toplam 165 milyon euro girecek.

Bu anlaşmadan sonra akıllara gelen en önemli soru ise UNICEF ile olan anlaşmanın ne olacağıydı.

Barcelona kulübünün yaptığı açıklamada, forma üzerinde 2 logonun birleştirilmeye çalışılacağı, bu gerçekleştirmedii takdirde ise formada sadece UNICEF logosunun kalacağu belirtildi.

Hafta Sonu Futbol

10 Aralık Cuma

20.00 Eskişehirspor – Beşiktaş /LİG TV
21.30 Hannover – Stuttgart /TRT 3

11 Aralık Cumartesi

13.30 Karabük – Antalyaspor /DIGI
14.00 Boluspor – Mersin İdman Yurdu /TRT 1
16.30 Bayern Münih – St.Pauli /TRT 3
17.00 Bucaspor – Manisaspor /DIGI
17.00 West Ham – Manchester City /SPORMAX / PL TV
19.00 Galatasaray – Gençlerbirliği /LİG TV
19.30 Borussia Dortmund – Werder Bremen /TRT 3
19.30 Newcastle – Liverpool /SPORMAX
21.45 Genoa – Napoli /SPORMAX / TV 8
22.00 Auxerre – Marsilya /KANAL A
23.00 Atletico Madrid – Deportivo La Coruna /NTV Spor

12 Aralık Pazar
13.30 Bologna – Milan /TV 8
14.00 Samsunspor – Gaziantep BŞB /TRT 1
14.00 Sivasspor – Konyaspor /DIGI
15.30 Bolton – Blackburn Rovers /SPORMAX / PL TV
16.00 Roma – Bari /TV 8
16.00 İstanbul BŞB – Trabzonspor /LİG TV
16.30 Freiburg – Mönchengladbach /TRT 3
17.00 Gaziantepspor – Kayserispor /DIGI
18.00 Tottenham – Chelsea /SPORMAX
18.00 Lyon – Toulouse /KANAL A
18.30 Mainz – Schalke 04 /TRT 3
19.00 Ankaragücü – Fenerbahçe /LİG TV
19.00 Denizlispor – Kayseri Erciyes /TRT 1
20.00 Real Zaragoza – Real Madrid /NTV Spor
21.45 Juventus – Lazio /SPORMAX / TV 8
22.00 Barcelona – Real Sociedad /NTV Spor
22.00 Bordeaux – Rennes /KANAL A

13 Aralık Pazartesi
20.00 Bursaspor – Kasımpaşa /LİG TV
22.00 Man. United – Arsenal /SPORMAX
22.00 Valencia – Osasuna /NTV Spor

Şampiyonlar Ligi 6. Maçlarının İstatistiksel Analizi!

► Sercan Yıldırım, Bursaspor'un Şampiyonlar Ligi tarihinde gol atan ilk Türk futbolcusu oldu.

► Sercan Yıldırım'ın Rangers'a attığı gol İskoç ekibinin Şampiyonlar Ligi'nde (Ön elemeler dahil) yediği 100. gol olarak tarihe geçti.

► Gruptaki 5 maçta 15 puan toplayan Chelsea, son maçta Marsilya'ya 1-0 kaybederek Şampiyonlar Ligi gruplarında 6'da 6 yapan 5. takım olma şansını kaybetti. Daha önce Milan (1992-1993), PSG (1994-1995), Spartak Moskova (1995-1996), Barcelona (2002-2003) bunu başaran takımlar olmuştu.

► Grup aşamasını 16 puan ve +13 averajla bitiren Real Madrid, bu sezon Şampiyonlar Ligi gruplarındaki en başarılı takım oldu.

► Zilina ve Partizan Şampiyonlar Ligi'nde 0 çeken 10. ve 11. takım oldular. (Kosice 1997-1998, Fenerbahçe 2001-2002, Spartak Moskova 2002-2003, Anderlecht 2004-2005, Rapid Wien 2005-2006, Levski Sofia 2006-2007, Dynamo Kiev 2007-2008, Maccabi Haifa 2009-2010, Debrecen 2010-2011)

► 6 maçta hiç puan toplayamayan ve 3 gol atıp 19 gol yiyen Slovakya temsilcisi Zilina, bu sezon Şampiyonlar Ligi gruplarındaki en başarısız takım oldu.

► Şampiyonlar Ligi grup aşamasında 18'er gol atan Tottenham ve Arsenal, Şampiyonlar Ligi tarihinde gruplarda en fazla gol atan takımlar oldu.

► Real Madrid, Şampiyonlar Ligi tarihinde 300 gole ulaşan ilk takım oldu. Real Madrid'in 300. golünü atan kişi Karim Benzema oldu.

► Manchester United, Valencia maçının 32. dakikasında yediği gol ile Şampiyonlar Ligi'nde tam 498 dakika sonra kalesinde gol gördü.

► Valencialı Pablo Hernandez, 3 Nisan 2010 tarihinden bu yana resmi maçlarda Old Trafford'da Manchester United'a karşı ilk yarıda gol atan ilk futbolcu oldu. Old Trafford'da ilk yarıda atılan son gol Chelseali Joe Cole tarafından 20. dakikada atılmıştı.

► Gruplarda oynanan maçlar arasında bir maçta rakip kaleye en çok şut çeken takım 35 şutla Real Madrid (Ajax maçında) oldu. Real Madrid'i 33 şutla Chelsea (Zilina maçında) ve 32 şutla Lyon (Hapoel Tel Aviv maçında) takip etti.

► Manchester United, Şampiyonlar Ligi tarihinde grup aşamasını tek gol yiyerek tamamlayan 8. takım oldu. (Grupları gol yemeden tamamlayan hiçbir takım yok)

► Twente'ye karşı Defoe'nin 47. dakikada attığı golün asistini yapan Lennon son 4 Şampiyonlar Ligi maçında 4. asistini yaptı. Lennon, bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde son 16'ya kalan takımlar içinde en çok asist yapan oyuncu.

► Tottenham'ın oynadığı 6 maçta toplam 29 gol atıldı. Şampiyonlar Ligi'nde bu alanda Tottenham'ı geçen tek takım Manchester United oldu. (31 gol 1998-1999)

► Twente - Tottenham maçında Hollanda temsilcisinin 2. golünü kaydeden Rosales, Şampiyonlar Ligi'nde gol atan ilk Venezuelalı oyuncu oldu. Bu gol ile beraber 'Güney Amerika' kıtasında yer alan 10 ülkenin tüm oyuncuları Şampiyonlar Ligi'nde gol atmış oldu.

► Tottenham maçında Twente kalesini koruyan Sandor Boschker, Şampiyonlar Ligi'nde bu sezon forma giyen en yaşlı kaleci oldu. (40 yaş 47 gün)

► Arsenal, Şampiyonlar Ligi'nde kendi sahasında oynadığı son 9 maçın 7'sinde ilk yarıyı gol yemeden tamamladı. Arsenal bu 9 maçın 7'sinde ilk yarıyı önde tamamladı.

► Robin Van Persie, Emirates Stadyumu'nda oynadığı son 7 Şampiyonlar Ligi maçında rakip filelere 7 gol bıraktı. Hollandalı golcünün attığı son 5 golün 4'ü penaltıdan.

► Arsenal, Arshavin'in forma giydiği son 12 Şampiyonlar Ligi maçının hiçbirini kaybetmedi. (10 galibiyet 2 beraberlik)

► Ajax'ın Şampiyonlar Ligi'nde İtalyan takımlarına karşı deplasmanda son galibiyeti 1994 yılındaydı. Ajax'ın 16 yıl önceki galibiyeti bu hafta olduğu gibi yine Milan'a karşı 2-0'lık skorlaydı.

► Ryan Giggs, Valencia karşısında 121. Şampiyonlar Ligi maçına çıktı ve Roberto Carlos'u (120) geçerek Şampiyonlar Ligi'nde en çok forma giyen 2. futbolcu oldu.

► Inter bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde şimdiden 11 gol yedi. Geçen sezon kupaya uzanırken yedikleri toplam gol sayısı 7'ydi.

► Inter, Serie A ve Şampiyonlar Ligi'nde çıktığı son 11 maçta 6. mağlubiyetini aldı. Inter'in bu 11 maçta aldığı galibiyet sayısı ise sadece 2.

► Bayern Münih kendi sahasında oynadığı ve ilk yarısında 2 gol attığı son 11 Şampiyonlar Ligi maçının tamamını galip bitirdi.

► Grup aşamasını 15 puan ve 16 gol ile tamamlayan Bayern Münih, puan ve gol olarak Şampiyonlar Ligi tarihindeki en başarılı grup performansını gerçekleştirdi.

► Bayern Münih 2010 yılında kendi sahasında oynadığı 7 Şampiyonlar Ligi maçından da galibiyetle ayrıldı. Alman temsilcisi bu maçlarda 13 gol atarken kalesinde 4 gol gördü.

► Rubin Kazan ile karşılaştığı 4. maçta Rus ekibine karşı ilk galibiyetini alan Barcelona'nın Şampiyonlar Ligi'nde yenemediği tek takım olarak Dundee United kaldı.

► Lyon'un Arjantinli golcüsü Lisandro Lopez, Şampiyonlar Ligi'nde çıktığı toplam 44 maçta (ön elemeler dahil) 22 gol attı.

► İlk 5 maçta 9 puan toplayan ve son maçında Hapoel Tel Aviv ile 2-2 berabere kalan Lyon bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde beraberlik alan ilk ve tek Fransız takımı oldu. (Marsilya: 4 galibiyet 2 mağlubiyet, Auxerre: 1 galibiyet 5 mağlubiyet)

► Kopenhag, Şampiyonlar Ligi'nde gruplardan çıkan ilk Danimarka takımı oldu.

► Shaktar Donetsk kendi sahasında oynadığı son 54 resmi maçın hiçbirini kaybetmedi. Lucescu'nun öğrencilerin en son iç saha mağlubiyeti 22 Ekim 2008'de Sporting Lizbon'a karşı 1-0'lık skorla gelmişti.

► 21 Ekim 2008 tarihinde Celtic filelerine 2 gol bırakan Dimitar Berbatov o maçtan sonra forma giydiği 17 Şampiyonlar Ligi maçında gol atma başarısını gösteremedi.


► Auxerre'e karşı 3 gol atan Karim Benzema, kariyerinde 3. kez hat-trick yaptı. Fransız oyuncunun diğer 2 hat-tricki Lyon forması ileydi.

► Karim Benzema, Real Madrid'in Şampiyonlar Ligi'nde hat-trick yapan 3. futbolcusu oldu. Daha önce Raul 18 Ekim 1995'de (Real Madrid 6-1 Ferencvaros) ve Ronaldo 23 Nisan 2003'de (Manchester United 4-3 Real Madrid) hat-trick yapmıştı.

► Real Madrid kendi sahasında Fransız takımlarına karşı oynadığı 10 maçta sadece 1 mağlubiyet aldı. (1993-1994 sezonunda PSG'ye karşı)

► Cristiano Ronaldo son 6 Şampiyonlar Ligi maçında 6 gol kaydetti.

► Auxerre maçında Real Madrid'in kalesini koruyan Jerzy Dudek, Real Madrid'in Şampiyonlar Ligi tarihinde forma giyen en yaşlı 2. futbolcusu oldu.

► Chelsea maçından önce Şampiyonlar Ligi'nde İngiliz takımlarına karşı oynadığı son 4 maçın tamamını kaybeden Marsilya, 3 Ekim 2007'den (Liverpool 0-1 Marsilya) sonra İngiliz takımlarına karşı ilk galibiyetini aldı.

► Valencia, İngiliz takımlarına karşı oynadığı son 17 Avrupa Kupası maçının 11'inde berabere kaldı.

► Marsilya ile Chelsea arasında oynanan son 4 maçın tamamını ev sahibi olan takım gol yemeden kazandı.

► Auxerre, Şampiyonlar Ligi'nde oynadığı son 9 deplasman maçının tamamında kalesinde gol gördü.

► Marsilya, Şampiyonlar Ligi'nde oynadığı son 4 maçı gol yemeden galibiyetle tamamladı. İlk 2 maçında hiç gol atamayan Marsilya, son 4 maçta 12 gol attı.

► Bursaspor deplasmanında Rangers'ın tek golünü atan Kenny Miller, bu sezon çıktığı 21. resmi maçında 19. golünü attı.

Tartışmasız Bu Sezon CL'nin En Güzel Golü!

Dün akşam oynanan Lyon - Hapoel Tel Aviv maçında konuk takımdan Zahavi'nin attığı bu golle İsrail ekibi 2-1 öne geçmiş ve Benfica'nın Schalke'ye yenilmesi ile o dakika itibarı ile grupta 3. sıraya yükselmişti.

Ama dakika 88'e kadar Lyon'un kaleyi bulan 10 şutunda harikalar yaratan ve sadece 1 gol yiyen Enyeama (Dünya Kupası'nda gruplarda en çok kurtarış yapan kaleciydi) 20 dakika önce oyuna giren 19 yaşındaki Lacazette'nin maçtaki ilk şutuna engel olamıyor ve Hapoel'in grubu 3. bitirme hayalleri suya düşüyordu.

Bu mükemmel golü atan Zahavi ilk golün de asistini yaparken Şampiyonlar Ligi'nde bu sezonki 3. golünü kaydetti. İsrailli oyuncu toplamda 6 maçta yaptığı 3 gol 2 asistlik performans ile Hapoel'in toplam attığı 7 golün 5'inde başroldeydi.

'Yılın Bidonu' (Bidone D'oro) Adayları!

Serie A'da her yıl en kötü performansı sergileyen oyuncuya verilen Altın Bidon (Bidone D'Oro) ödülünün bu yıl ki adayları belli oldu.

İtalyan Catersport radyosunun 2003 yılında vermeye başladığı ve rado dinleyicilerinin oylaması ile belli olan ödülün 2010 yılındaki adayları şu futbolcular;

Adriano (Roma), Diego Ribas (Juventus), Alessandro Mancini (Inter), Ronaldinho (Milan), Marco Materazzi (İnter), Amauri (Juventus), Fabio Cannavaro (Juventus), Antonio Cassano (Sampdoria), Adrian Mutu (Fiorentina), Felipe Melo (Juventus).

'Altın Bidon' ödülünün ilk sahibi büyük umutlarla Barcelona'dan Milan'a transfer olan ama sakatlığı nedeni ile 2 sezonda sadece 22 maçta forma giyen Rivaldo'nun olmuştu.

2004 yılında bu ödülün sahibi 7.5 milyon euroya Juventus'un Chievo'dan transfer ettiği Legrottaglie'nin oldu. 1999-2005 yılları arasında Inter forması ile 143 maçta 103 gole imza atan Vieri, 2005-2006 sezonunda gittiği Milan kulübü ile sadece 8 maça çıkıp 1 gol kaydedinde 2005 yılının 'Altın Bidonu' ödülüne layık bulundu.

Inter'in uslanmaz yıldızı Adriano, 2006 ve 2007 yıllarında bu ödülün üstüste 2 kez sahibi olurken 2008 yılında 'Serie A'nın en kötü futbolcusu' yine Inter takımından çıkıyordu. Inter'in 18.6 milyon euro ödeyerek Porto'dan transfer ettiği Ricardo Quaresma, 13'ü ligde olmak üzere çıktığı 19 maçta (10'u ilk 11'de) sadece ligin ilk maçında gol atmış devre arasında da Chelsea'ye kiralanmıştı.

Geçen sezonun 'Altın Bidon'u ise Dünya Kupası'nda Brezilyanın Hollanda'ya elendiği maçta takımını tek başına yakan Felipe Melo olmuştu. Fiorentina'dan 20 milyon euroya Juventus'a transfer olan Melo, 29 lig maçında 13 sarı 2 de kırmızı kart görmüştü.

Bu sene için favorim tabii ki yazının resminde kullandığım Adriano. Roma'nın 5 milyon euro vererek hücum bölgesinde ilaç olmasını beklediği 28 yaşındaki Brezilyalı golcü sezonun geri kalanında sürekli sakatlanmasında dolayı 1'i Şampiyonlar Ligi'nde olmak üzere sadece 4 resmi maça çıktı. Toplam 188 dakika sahada kalan Adriano'nun henüz golü yok Roma forması ile.

26 Yıl Sonra Fluminense!

Brezilya liginde son 3 sezonda olduğu gibi şampiyon son haftada belli oldu. 20 takımlı ligde 37. maçlar geride kaldığında Fluminense 68 puanla lider durumdaydı. Corinthias 67 puanla 2. sırada yer alırken, Cruzerio da 66 puanla bu 2 takımın hemen arkasında yer alıyordu.

5 Aralık tarihinde oynanan son maçlar sonucunda küme düşmesi kesinleşmiş olan Guarani'yi Maracana Stadyumu'nda konuk eden Fluminense, günler öncesinden biletleri tükenen ve 82.000 kişinin izlediği maçı ligdeki 7. golünü atan Emerson'un 62. dakikada attığı gol ile 1-0 yendi ve Brezilya liginde 1984 yılından sonraki ilk şampiyonluğunu kazandı.

Kadrosunda Deco, bir zamanlar Fenerbahçe'de forma giymiş golcü oyuncu Washington ve Lyon'da beklenen performansı ve patlamayı gösteremeyerek ülkesine geri dönen Fred ve Barcelona ve Chelsea formalarını giymiş 34 yaşındaki Belletti gibi önemli oyuncuları bulunan Fluminense, 1971 yılında kurulan Brezilya Serie A tarihinde 2. şampiyonluğunu yakaladı.

2007 yılında Brezilya Kupasını da müzesine götüren Fluminense, 2 sezon önce düşme hattının sadece 5 puan üstünde yer alarak ligi 13. sırada bitirmiş, geçen sezonuda düşme hattının yine 5 puan üzerinde 16. sırada tamamlamıştı.

2009 senesine Carlos Alberto Parreira yönetiminde başlasa da ünlü teknik adamla ligin 13. haftasında yollarını ayırmış ve yerine 'Cuca' gelmişti. Parreira ile ilk 13 hafta sadece 14 puan alabilen Fluminense, Cuca ile ligin geri kalanında 32 puan topladı ve ligde kaldı. Özellikle son 7 haftada alınan 19 puan Fluminense'yi 2. lige düşmekten kurtardı.

Bu sezon başında 2006,2007 ve 2008 senesinde Sau Paulo'yu şampiyon yapan Muricy Carmalho'yu takımın başına getiren başkan Roberto Horcades en sonunda mutlu sona ulaştı. Geçen sezon son anda ligde kalan takımı alıp şampiyon yapan Carmalho, geçen sezon da Palmeiras'ı çalıştırmış ve takımı lider Flamengo'nun 5 puan arkasında ligi 4. sırada tamamlamıştı.

55 yaşındaki teknik adam son 5 sezonda 4. kez Brezilya Ligi şampiyonluğu sevinci yaşarken Fred 9 golle takımının en golcü oyuncusu oldu. Eski Fenerbahçeli Washington 7 gol atarken, şampiyonluk maçında takımının tek golünü atan Emerson ligde 8 gol kaydetti.

'Altın Top' Ödülü Barcelona'ya Gidiyor!

Bundan tam 1.5 ay önce 'FIFA Altın Top' ödülüne aday 23 futbolcunun isimlerini şu postta vermiştik.

Bu sezon ilk kez FIFA ile France Football Dergisi'nin ortaklaşa verdiği 'Ballon D'or' ödülü yapılan oylamalar sonucunda bugün 23 kişiden 3 kişiye indirildi.

Geçen sezon bu ödülü kazanan Messi'nin yanı sıra, Barcelona ve İspanya milli takımı orta sahasının değişilmez ikilisi Xavi ve Iniesta son 3'e kalan futbolcular oldu. Xavi geçen sezon son 3'e kalırken, Iniesta da son 5'e kalmıştı.

10 Ocak 2011'de 'Altın Top' ödülü sahibini bulacakken aynı gün verilecek 'Yılın En İyi Teknik Direktörü' ödülü için de son 3'e kalan teknik direktörler şu şekilde oldu: Jose Mouriho, Pep Guardiola, Vicente Del Bosque

1957 yılından itibaren verilmeye başlanan 'Ballon D'or' ödülleri tarihinde 2. kez son 3'e kalan isimler aynı takımda oynayan futbolcular oldu. 1988 yılında son 3'e Milan takımından Van Basten, Gullit ve Rijkaard kalmış, 129 oy olan Marco Van Basten bu ödülün sahibi olmuştu.

Her ne kadar Dünya Kupası'nda pek parlak bir performans göstermese de eğer Messi bu sezon da bu ödülü kazanırsa, Kevin Keegan, Johan Cruyff, Karl-Heinz Rummenigge ve Marco Van Basten'den sonra 'Altın Top' ödülünü üstüste 2. kez kazanan 5. futbolcu olacak. 1983,1984 ve 1985'de üstüste 3 sene bu ödülü kazanan Michael Platini'nin rekoruna ise henüz ulaşan herhangi bir futbolcu olmadı.

Elenen 20 futbolcu içinde bir isim vardı ki o kişi benim 'Altın Top' için favori ismimdi. Inter'in geçen sezon yaptığı 3'lemede büyük rol olan, Hollanda'yı Dünya Kupası'nda Robben ile birlikte finale çıkaran Wesley Sneijder'in son 3'e kalamaması sadece benim için değil tüm dünya spor kamuoyu için şaşkınlık yaratmıştır eminim.

Kalan 3 isimden ise gönlüm Xavi'nin kazanmasından yana. Ama yine de Messi'nin bu sezonki istatistikleri ve rekorlarını düşününce üstüste 2. kez ödülü alması yüksek ihtimal gibi duruyor. 1 ay sonra cevabını hep beraber göreceğiz. Hak eden kazansın...

Barcelona - Real Madrid Maçının Perde Arkası!

Jose Mourinho'dan İnciler - 15

- "Büyükannem öleli çok oldu ama çocukken bana söylediklerini hatırlıyorum. “Seni kıskanıyorlarsa bundan mutluluk duymalısın.” Benim başıma gelen de bu"

- "Jose Mourinho için bir kural, diğer teknik direktörler için bir başka kural olmasından memnunum. Bu benim için tarihi bir ceza. Büyükannemin bakış açısıyla bu benim için ceza değil, bir madalya"

- "Ben teknik direktörlere ayrılan alandan ayrılamıyorum, diğerleri ayrılabiliyor. Ben 4. hakem ile konuşamıyorum, diğerleri konuşabiliyor. Bunlar benim için birer madalya, sorun değil"